Pompeii antik kentinde Yunuslar Evi olarak adlandırılan villada iyi korunmuş duvar resimleri keşfedildi. Bir başka önemli keşif ise geçtimiz haftalarda bulunan atın bulunduğu ahırda başka koşumlu atlar olduğunun belirlenmesiydi.

Pompeii'de çalışan arkeologlar, antik kentin kalıntılarının ilk keşfedilmesinden bu yana 270 yıl geçmiş olmasına rağmen şaşırtıcı buluntular ortaya çıkarmaya devam ediyorlar.

Arkeoloji sahasındaki son keşif, yeni ortaya çıkarılan parlak renkli hayvan fresklerine sahip ev oldu.

Muhtemelen Pompeii'nin üst sınıfına mensup bir ferdine ait konut, Yunuslar Evi olarak adlandırıldı.

Evin duvarlarını süsleyen fresklerde villaya adını veren deniz memelilerinin yanı sıra, bir tavus kuşu, bir keklik ve bir papağan da dahil olmak üzere balıklar, kuşlar, geyikler ve efsanevi yaratıklar tasvir edilmiş.

DİĞER FRESK RESİMLERİ İÇİN TIKLAYINIZ

Açığa çıkan fresklerin çoğu, karakteristik 'Pompeii kırmızısı' ile boyanmıştı. Uzmanlar bu rengin orijinal boyadan kaynaklanmadığını belirtip, Vezüv yanardağından sızan gazların sarı boya ile reaksiyona girmesi sonucu oluştuğunu tahmin ediyorlar.

İlginç resimler, savaş sonrası dönemden beri hiç dokunulmamış bazı noktalar arasında yer alan arkeolojik parkın kuzeydoğu alanındaki Regio V kısmında başlayan arkeoloji kazılarında ortaya çıkarıldı. Yunuslar Evi, çevresinde çoğunlukla sağlam balkonlara sahip büyük evlerin bulunduğu bir ara sokakta yer alıyordu.

KOŞUMLU AT KALINTILARI BULUNDU

Öe yandan arkeologlar, Pompeii'de yapılan arkeolojik çalışmalar esnasında geçtiğimiz haftalarda keşfedilen askeri amaçlı yetiştirilmiş atın bulunduğu ahırda da yeni keşifler yaptılar ve üç atın daha aynı ahırda koşumlandığını ortaya çıkardılar.

Atların koşumlandığına dair bulgular, MS 79 yılında meydana gelen korkunç patlamadan  kaçmak isteyen insanların olduğuna yorumlanıyor. Ne yazık ki atların iskelet kalıntıları, mezar soyguncuları tarafından tahrip edilmiş ve daha detaylı bilgi sağlanmasına izin vermiyor.

Pompeii Arkeoloji Parkı genel müdürü Massimo Osanna, atların etrafında bulunan gemlerin ve dizginlerin, patlamadan kaçmaya çalışan insanlar olduğunu gösterdiğine inanıyor.

At kalıntıları üzerinde araştırmaları gerçekleştiren zooarkeolog Chiara Corbino ise  atların, patlama anında kullanılıp kullanılmadığını belirlemek için kalıntılarının şimdilik yetersiz olduğunu belirtti.

arkeolojikhaber.com