Vali Münir Karaloğlu: En eski gemi batığı su altının Göbeklitepe'sidir

Vali Münir Karaloğlu: En eski gemi batığı su altının Göbeklitepe'sidir

Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Batı Antalya açıklarında, içinde 1,5 tonluk bakır külçe bulunan 14 metre boyunda, dünyanın en eski gemi batığının keşfedildiğini belirterek, bu batık, su altı arkeolojisi bakımından çığır açacak yeni bir keşif. Bu batık su altının Göbeklitepe'sidir, dedi.

Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Sualtı Araştırma Merkezi ekiplerinin, M.Ö. 1600 yılına ait, dünyanın en eski ticaret gemisini bulduğu resmen açıklandı.

Batıkla ilgili açıklama daha önce TINA dergisinde yayınlanmıştı ve arkeolojikhaber.com makaleyi ilk haberleştiren kaynak olmuştu. Bakınız: Antalya'da dünyanın en eski batıklarından daha eski batık bulundu

Yeni keşifle ilgili açıklama, Vali Münir Karaloğlu, AÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Ünal, AÜ Sualtı Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Hakan Öniz ve su altı görüntü yönetmeni Tahsin Ceylan'ın katılımıyla Kaleiçi Yat Limanı'nda yapıldı. Batı Antalya kıyılarında olduğu belirtilen ancak tam noktası talan edilme tehlikesine karşı açıklanmayan ve 'Tunç Çağı batığı' olarak da adlandırılan yeni keşfin su altındaki görüntü ve fotoğraflarını ise Tahsin Ceylan çekti.

Su altı arkeolojisi bakımından çığır açacak yeni bir keşif

 

Antalya Valisi Münir Karaloğlu, kentte, milattan önce 1600'lü yıllara tarihlenen 14 metrelik gemi batığı bulunduğunu bildirdi.

Karaloğlu, Antalya Yat Limanı'nda düzenlediği basın toplantısında, su altı arkeolojisi bakımından çığır açacağına inandığı yeni bir keşif yaptıklarını söyledi.

Kemer ilçesindeki Akdeniz Üniversitesi Sualtı Araştırmaları Merkezinin çalışmaları sonucunda kentin batısında gemi batığı bulunduğunu dile getiren Karaloğlu, buna "Batı Antalya Batığı" adının verildiğini belirtti.

Vali Karaloğlu, şunları kaydetti:

"Bundan önceki en eski batık, yine Antalya'da 'Uluburun Batığı' olarak adlandırılan ve milattan önce 1400 yılına ait olduğu varsayılan bir batık. Oradan çıkarılan eserler Bodrum'daki Sualtı Eserleri Müzesi'nde sergileniyor. Bu batığımız, bizi 'Uluburun Batığı'ndan 200 yıl daha geriye götürdü. Milattan önce 1600 yıllarına ait bir batık. 3 bin 600 yaşında bir batıktan bahsediyoruz. Geminin boyu 14 metre, taşıdığı bakır külçelerin ağırlığı da 1,5 ton."

- "Kemer, su altı arkeolojisinin merkezi olacak"

Karadaki arkeolojik kazılar sonucu Göbeklitepe'nin "tarihin sıfır noktası" kabul edildiğini anlatan Karaloğlu, "Kazı çalışmalarına başlayacağımız Batı Antalya Batığı 'su altının Göbeklitepesi'dir. Buradan çıkacak eserler için Kültür ve Turizm Bakanlığına, Kemer'de su altı arkeoloji müzesiyle ilgili proje sunduk. İnşallah yapacağımız bu müzede batıktan çıkacak buluntular sergilenecek. Kemer, su altı arkeolojisinin merkezi haline gelecek." diye konuştu.

Su altı arkeolojisi bakımından çığır açacak yeni bir keşif olduğunu belirten Vali Münir Karaloğlu, "Akdeniz Üniversitesi'nin Kemer'de Sualtı Araştırma Merkezi var. Hakan Öniz hocamızın başında olduğu ekibin çalışmaları neticesinde Antalya'nın batısında diyoruz, şu anda noktasını söyleyemiyoruz. Söylersek maalesef meraklısı çok, talan edilme ihtimali olduğu için Batı Antalya diye isimlendiriyoruz. Şu ana kadar bulunmuş en eski ticari gemi batığı olduğunu uzmanların söylediği bir keşif. Bundan önceki en eski batık, yine Antalya Uluburun'da Uluburun batığı olarak adlandırılan ve M.Ö. 1400 yılına ait batığımız var. Oradaki eserler Bodrum'daki su altı eserleri müzesinde sergileniyor. Bu batığımız Uluburun batığından 200 yıl daha olayı geri götürdü. M.Ö. 1600 yıllarına ait bir batık. 3600 yaşında bir batıktan bahsediyoruz, yükü bakır külçelerden oluşuyor. Boyu 14 metre ve taşıdığı yük de 1, 5 tonluk bakır külçe" diye konuştu.

Su altı arkeolojisinde bu yeni batık su altının yeni Göbeklitepe'sidir

Karada yapılan arkeolojik kazılarda Göbeklitepe'nin tarihin sıfır noktası olarak alındığına işaret eden Vali Karaloğlu, şöyle konuştu:

“İşte su altı arkeolojisinde de bu yeni batık su altının yeni Göbeklitepe'sidir. O kadar önemli bir batık. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müzeler Genel Müdürlüğü'nün izniyle kazı çalışmalarına başlayacağımız bu batık, su altının Göbeklitepe'sidir. Burada çıkacak eserler için, Kültür ve Turizm Bakanımıza Kemer'de bir Akdeniz su altı arkeoloji müzesi kurulması için proje sunmuştuk. İnşallah yapacağımız bu müzede buradan çıkacak buluntular konservasyonları yapıldıktan sonra sergilenecek. Kemer ilçemiz bu müzeyle beraber su altı arkeoloji ve denizciliğin de merkezi konumuna gelecek. Bu yeni keşfin su altı arkeolojisine yeni bir pencere açmasını temenni ediyorum. İnşallah kazı çalışmaları tamamlandığında çıkan eserleri müzede sergilemeye başladığımızda ne söylediğimiz daha iyi anlaşılacaktır. Akdeniz sahillerinde bu ve benzeri daha birçok batık olduğu ifade ediliyor. İmkanlar arttıkça, kabiliyetimiz geliştikçe diğerlerine de ulaşabiliriz."

Karaloğlu, batığın bulunduğu alanın 50 metre derinliğinde olduğunu, talan edilme riski nedeniyle yerinin çalışmaların tamamlanmasının ardından açıklanacağını bildirdi.

Uluslararası ünlü arkeologların da katılımıyla kazı çalışmaları yapılacak

Akdeniz Üniversitesi Sualtı Araştırmaları Merkezi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Öniz de Kültür ve Turizm Bakanlığının izinleriyle "Akdeniz Kıyılarında Sualtı Araştırmaları Projesi"ni hayata geçirdiklerini söyledi.

Öniz, "Proje kapsamında 2018 yılında, dünyanın en eski ticaret gemisi olduğunu düşündüğümüz bir batığın bilimsel olarak tespitini gerçekleştirdik." dedi.

Batığın ana yükünün bakır külçeler olduğunu ifade eden Öniz, "Külçelerin tipolojisinden, bunun milattan önce 16. yüzyıla ait bir ticaret gemisi olduğu ortaya çıkıyor. Bu, aynı zamanda dünyanın en erken endüstriyel ürünlerini taşıyan bir gemi. Bu özellikleriyle bilimsel olarak dünyada su altı arkeolojisi kapsamında çığır açtı." diye konuştu.

- Batık üzerinde yapılan çalışmalar

Valiliğin verdiği bilgilere göre, batıkta geçen aylarda 3 aşamalı uygulanan çalışmalarda tespit edilen kargonun bilimsel fotoğraf ve filmleri çekildi, yayıldığı alanın derinlikleri ve fiziki özellikleri kayıt altına alındı.

Gemide sonar incelemeleri, foto mozaik ve photoscan çalışmaları yapıldı, elde edilen görüntüler Akdeniz Üniversitesi Sualtı Araştırmaları Merkezi bilgisayarlarında işlendi. Batığın 3 boyutlu görüntülerinden, taşıdığı görülebilir külçelerin sayısına ulaşıldı.

Kıbrıs'taki madenlerden çıkarılıp milattan önce 16 veya 15. yüzyılda kalıba döküldüğü değerlendirilen külçelerin olduğu geminin, buradan Girit veya Ege kıyılarındaki bir limana giderken yakalandığı fırtınada battığı düşünülüyor.

Külçeler yastığa benzediği için "yastık formlu" olarak sınıflandırılıyor. Bu, Prof. Dr. George Bass'ın "Tip 1" olarak adlandırdığı, dünyada bilinen ilk bakır külçe formunu oluşturuyor.

Batığın görülebilen yayılımından, geminin 12-14 metre boyunda, standart bir Tunç Çağı ticaret gemisi olduğu değerlendiriliyor.

Doç. Dr. Hakan Öniz, 50 metre derinlikteki batıkla ilgili 5 yıllık proje kapsamında uluslararası ünlü arkeologların da katılımıyla kazı çalışmalarının yapılacağını kaydetti. Kültür ve Turizm Bakanlığı izinleriyle Akdeniz kıyılarında arkeolojik su altı araştırmaları projesi kapsamında dünyanın en eski ticaret gemisi olduğunun bilimsel olarak tespit edildiğini söyleyen Doç. Dr. Öniz, “Bu batık muhtemelen günümüzden 3 bin 600 sene önce Kıbrıs adasından Ege'de bir bölgeye giderken yolda fırtınaya yakalanarak batıyor. Batığın ana yükü bakır külçeler. Külçelerin tipolojisinden M.Ö. 16'ncı yüzyıla ait bir ticaret gemisi olduğu ortaya çıkıyor. Bu gemi muhtemelen dünyanın ilk, en erken endüstriyel ürünlerini taşıyan bir gemi aynı zamanda. Bu özellikleriyle bilimsel olarak dünyada su altı arkeolojisi kapsamında çığır açtı diyebiliriz. Ayrıca Akdeniz kıyılarında bugüne kadar keşfi yapılan batık sayısı da toplam 167'ye yükseldi" diye konuştu.

DHA - AA

İlgili Haberler


Benzer Haberler & Reklamlar