Mersin'de düzenleen Jeoloji ve Arkeoloji: İstanbul’un 8500 Yıllık Geçmişine Yolculuk konferansında konuşan Prof. Dr. Engin Meriç, Yenikapı kazılarında İstanbul’un ilk sakinlerine ait iskeletlerin bulunduğunu belirtti.

Mersin Üniversitesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü tarafından “Jeoloji ve Arkeoloji: İstanbul’un 8500 Yıllık Geçmişine Yolculuk” başlıklı konferans düzenlendi. 2 Mayıs Salı günü Mühendislik Fakültesi Merkez Konferans Salonu’nda yapılan etkinliğe; akademik personel ile Jeoloji ve Arkeoloji Bölümü öğrencileri katıldı.

Konferansta, İstanbul Üniversitesi emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Engin Meriç, “Jeolojik ve Arkeolojik Bulguların Işığında İstanbul’un 8500 Yıllık Geçmişine Yolculuk” isimli sunum gerçekleştirdi.

Prof. Dr. Meriç sunumunda; Yenikapı kazıları, Fikir Tepe kazıları, Yarımburgaz Mağarası kazıları, Baruthane Bataklığı, Haliç sondajlarından elde edilen veriler, Küçüksu Kasrı sondajları, İstanbul Boğazı sondajları, Marmaray Üsküdar Meydanı kazıları, Kayıp ada Vordonisi ile Marmaray Sirkeci şaft ve sondajlarından elde edilen bulgular gibi konulara yer verdi.

Yaklaşık olarak 30 yıldır bu çalışmaları sürdürdüğünü söyleyen Prof. Dr. Meriç; “Yenikapı kazılarında deniz düzeyi altında, -6 ile -7 metre aralığında İstanbul’un ilk sakinlerine ait iskeletlerinin varlığına rastladık. Fikir Tepe kazılarında, 1950’li yıllara kadar Kuşdili Çayırı olarak adlandırılan alüvyal alanın 7000 yıl öncesinde günümüz Küçükçekmece veya Büyükçekmece göllerine benzer özellik taşıyan bir göl ortamını karakterize ettiğini düşündüren bulgulara rastladık. Yakın geçmişte Baruthane Bataklığı ve günümüzde ise Ataköy olarak anılan yerleşim alanının yaklaşık olarak 12-13 bin yıl öncesinde acı su fasiyesini karakterize eden bir göl ortamı olduğu, bunu izleyen süreçte ise alanın bataklık ortamına dönüştüğü bölgede yapılmış olan muhtelif sondajlara ait örneklerin incelenmesi sonucunda belirledik” şeklinde konuşarak kazılar ve sondajlar hakkında detaylı bilgi verdi.

Etkinlik, Jeoloji Mühendisliği öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Eryılmaz tarafından Prof. Dr. Engin Meriç’e teşekkür plaketi verilmesiyle sona erdi.