İsrail'in Doğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’nın güney batı duvarı olan Burak (Ağlama) Duvarı’nı restore etmesi kınandı ve söz konusu duvarın Ürdün Vakıflar, Mukaddesat ve İslami İşler Bakanlığı'na bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresi’nin yetki alanında olduğunu savunuldu.

Kudüs Vakıflar, İslam Mukaddesatı ve İşleri Konseyi, Yüksek İslam Heyeti, Filistin Fetva Kurulu ve Kudüs İslami Vakıflar İdaresi'nden yapılan ortak yazılı açıklamada, İsrail’in uluslararası hukuk ve sözleşmelere aykırı bir şekilde Kudüs’ün tarihi ve yasal statüsünü değiştirdiği uyarısında bulundu.

Açıklamada, “İsrail makamları çarşamba günü, Mescid-i Aksa’nın bir duvarı olan ve Harem-i Şerif’teki İslam Müzesi tarafında yer alan batı duvarının (Burak/Ağlama) yanına ‘sözde restorasyon’ amacıyla iskeleler kurmuştur. Bu durum, İsrail’in işgalinden önce de sonra da tarih boyunca kutsal alanda restorasyon yetkisine sahip Kudüs İslami Vakıflar İdaresi’nin yetki alanına doğrudan saldırıdır.” denildi.

İsrail’in daha önce Mescid-i Aksa’nın altında derin kazı çalışması yaptığı ve bu durumun Harem-i Şerif’in duvarlarından bazı taşların düşmesine neden olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Kazı çalışması sonrası düşen taş çalınarak bilinmeyen bir mekâna götürülmüştür. Ürdün Hükümeti ve İslami Vakıflar İdaresi’nin yerine konulması için taşı talep etmesine rağmen işgal devleti konuyu oyalayarak taşı iade etmemiştir.” ifadelerine yer verildi.

Açıklamada, İsrail makamlarından duvarın çevresine kurulan iskeleleri indirmesi talebinde bulunularak, aksi takdirde İsrail’in sonuçlarına katlanacağına vurgu yapılarak, “Kudüs İslami Vakıflar İdaresi Haşimi Vesayeti gölgesinde ve sorumlulukla Mescid-i Aksa’nın duvarlarını restore edecek ve buradaki önemli projeleri uygulamaya geçirecektir. İsrail polisi de bu projelerin uygulanmasını engellemekten geri durmalıdır.” denildi.

Kudüs’teki Müslüman ve Hristiyanlara ait olan kutsal mekanların vasisi konumundaki Ürdün Kralı 2. Abdullah’a İsrail’in “saldırılarını” durdurma çağrısı yapılan açıklamada, “Halkımızdan ve ümmetimizden Mescid-i Aksa’nın yanında durmasını istiyoruz. Ayrıca İslam İşbirliği Teşkilatı’nı (İİT), Arap Birliği’ni ve özgür dünyanın özgür insanlarını mescitlerine ve inançlarına sahip çıkmaya davet ediyoruz.” ifadelerine yer verildi.

İsrail makamları Temmuz 2018’de de yine aynı bölgede bir dizi kazı ve “restorasyon” çalışması başlatmış, bu durum Harem-i Şerif’in duvarlarından büyük bir taşın koparak düşmesine yol açmıştı.

İşgal altındaki Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Mescid-i Aksa, Müslümanların ilk kıblesi olma özelliğini taşıyor.

Yahudiler, içinde Kıble Mescidi ile Kubbetu's Sahra Camisi'nin yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun yer aldığı Mescid-i Aksa Külliyesi altında, sözde "Süleyman Mabedi kalıntılarının bulunduğu" iddiasıyla kazı çalışmaları yapıyor, Mescid-i Aksa'da kendilerinin de ibadet etme hakları olduğunu savunuyor.

AA