Ankara'nın tümülüsleri modern binalar arasında eriyor

Ankara'nın tümülüsleri modern binalar arasında eriyor

Ankara'nın 1. ve 3. derece arkeolojik sit alanı ilan edilen bölgelerindeki tümülüsler, modern yapıların ortasında ayakta kalmaya çalışıyor.

Anadolu’nun ortasında yer almasından dolayı yolların kavşak noktası durumundaki Ankara, Avrupa’nın birçok ünlü kentinden daha eski geçmişe sahip.

5 bin yıllık tarihe sahip Ankara’nın içerisinde birçok tümülüs bulunuyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları Koruma Müdürlüğü, tümülüsleri koruma altına aldı. 1’inci ve 3’üncü derece arkeolojik sit alanı olan tümülüsler, modern yapıların ortasında ayakta kalmaya çalışıyor.

Ankara ile ilgili araştırmalarıyla ve yazdığı kitaplarla tanınan Haluk Sargın, Konya yolundan AŞTİ’ye giderken sağda kalan yükseltinin tümülüs olduğunu ve şehir merkezinin çeşitli yerlerinde 20 tane daha bulunduğunu dile getirdi. Sargın, “Ankara tümülüsleri, Milattan Önce 7-8’nci yüzyıllarda yaşamış Frigler’den günümüze kadar gelebilen en önemli eserler arasında yerlerini alıyor. Tümülüs, ahşap veya taştan inşa edilen ve içinde ölüyle birlikte eşyası da konulan bir mezar odasının üzerine toprak ve çakıl yığılmasıyla oluşturulan tepe şeklindeki bir mezar anıtıdır. Tümülüslerin kişinin toplumdaki yerine göre 2-3 metreden 60-70 metreye kadar yüksekliği bulunuyor” dedi.

Büyük Tümülüs hakkında bilgi veren Sargın, şunları kaydetti: “Büyük Tümülüs, Konya yolunda Ankaray Emek İstasyonu’nun hemen arkasındadır. 125 metre çapı ve 24 metrelik yüksekliğiyle Ankara’daki tümülüslerin en büyüğüdür. Buradaki çalışmalar 1925 yılında Atatürk’ün emriyle yapılan kazılarda mezar odası bulunamamış, fakat 1968 yıllarında Prof. Dr. Sevim Buluç, Milattan Önce 7’nci yüzyıla ait bir mezar odası ortaya çıkarmıştır. Buralarda çıkan eserler müzelerde sergileniyor.”

Beştepe Külliyesi’nin karşısında bulunan Şenyuva Tümülüsü’ne de değinen Sargın, “Mustafa Kemal Atatürk’ün 1926 yılında emir vermesi üzerine ilk kazılar yapılıyor. Şenyuva Tümülüsü’nde Tunç Çağı’na ait seramik kaplar, bir takım hayvan heykelleri ve kolyeler bulundu. Şenyuva Tümülüsü’nün 24-25 metre yüksekliği bulunuyor” dedi.

Tümülüs olduğu düşünülen bir tepenin olduğunu söyleyen Sargın, sözlerine şöyle devam etti: “Yumurtatepe, Atatürk Orman Çiftliği-Demetevler kavşağından Demetevler’e giderken yolun sol tarafındadır. Tepenin yüksekliği yaklaşık 24 metredir. Anadolu Medeniyetler Müzesi Müdürlüğü’nce 1986 yılında kazı çalışması yapıldı. Ancak kazılar sonucunda herhangi bir mezar odasına rastlanmamıştır. Eski Tunç Çağı’na ait hayvan heykelciklerinin yer aldığı küçük ve yuvarlak tek bir yapı ve içinde pişmiş toprak eserler bulundu. Tümülüs olduğu düşünülen bu tepenin Frig döneminde önemli bir ticaret yolu üzerinde olduğu ve gözetleme kulesi olduğu anlaşıldı.”

Tümülüslerin kültür ve turizm acısından değerlendirilebileceğini söyleyen Sargın, “Ankara’da her hafta sonu neyi göreceklerini birbirlerine sorarlar. Bir şey olmadığını düşünen Ankaralılar bunun üzerine alışveriş merkezlerine gidiyor. Tümüsler değerlendirilebilir. Tünel ile girişi sağlanıp içeride mezar odası haline getirebilir. Buralardan çıkan eserler tekrar getirilip sergilenebilir. Bunlar Ankara’nın çok önemli değerleridir. Buralara bir tabela konulup ne amaç ile korunduğu ve burada ne olduğu bilgisinin verilmesi çok güzel olur. Vatandaşlar buralardan sürekli geçiyor. Bu tepeler neden boş kalıyor. Her tarafta konutlar var, buralar da boş kalmasından dolayı herkes merak ediyor” diye konuştu.

Milliyet

İlgili Haberler


Benzer Haberler & Reklamlar