Üst Paleolitik dönemde Romanya'da Cioclovina insanları arasında işlenen bir cinayetin anatomisi: Analizler maktüle bir sopayla ölümcül şekilde art arda vurulduğunu gösteriyor. Kafasına birbirini izleyen iki şiddetli darbe alan kurbanın, yere düşmeden önce kişinin katiliyle yüz yüze geldiği tahmin ediliyor.

Son teknoloji ürünü adli tıp teknikleri 30.000 yıl önce kişilerarası şiddetin kanıtlarını ortaya çıkardı (State of the art forensic techniques reveal evidence of interpersonal violence ca. 30,000 years ago) başlığı ile Plos One dergisinde 3 Temmuz tarihinde Elena F. Kranioti, Dan Grigorescu ve Katerina Harvati imzaları ile yayınlamam makaleye göre; Üst Paleolitik dönemde Romanya'da işlenen bir cinayete ait bilgiler adli tıp teknikleri ile deşifre edildi.

Tarihin en eski faili meçhul cinayetlerinden biri çözüldü. Romanya’daki madenciler tarafından bulunan ‘Cioclovina calvaria’ türüne ait kafatasının kasten öldürüldüğü anlaşıldı. 

33.000 yıl önce yaşamış bir adamın gizemli ölümünün ardındaki sır perdesi aralandı, yapılan yeni araştırmaya göre solak katil kurbanı kafatasına ardı ardına iki darbe indirerek öldürmüş.

Peki, cinayet silahı neydi?

Araştırmacılara göre cinayet silahı tokmağa benzer bir nesneydi, çünkü kanıtlar kurbanın başına vurularak öldürüldüğünü gösteriyor.

Almanya, Tübingen Üniversitesi’nden paleoantropoloji profesörü Katerina Harvati, “Araştırmamız kurbanın künt bir nesneyle kafasına aldığı darbe sonucunda öldüğünü gösteriyor. Kurbanın aldığı yaraların büyüklüğü ölüme yol açmış olabilir. Cinayetin nedeni üzerine ise kesin bir şey söyleyemiyor, yalnızca yorumda bulunabiliyoruz” diyor.

Bu antik cinayet kurbanından geriye yalnızca, kafatası kalmış. Kafatası 1914’de Romanya, Güney Transilvanya’daki Pestera Cioclovina mağarasında çalışan fosfat madencileri tarafından Üst Paleolitik Orinyasiyen kültürüne ait taş aletlerin ve birtakım mağara ayısı fosillerinin yanında bulunmuş.

Yapılan önceki incelemelerde kafatasının yetişkin bir erkeğe ait olduğu saptanmış ancak, araştırmacılar adamdaki yaralanmaların neden kaynaklandığında veya kafatasının ölümden önce mi yoksa sonra mı yaralandığında ortak bir karara varamamıştı. Bunun ardından, Yunanistan, Romanya ve Almanya’dan araştırmacılardan oluşan uluslarası bir ekip yeni bir araştırma başlattı.

Harvati verdiği demeçte “Cioclovina insanı, yaklaşık 40.000 ila 45.000 yıl önce başlayan Üst Paleolitik dönemden modern Avrupalılara ait en erken ve görece en bütünlüklü kafatası olmasından dolayı özellikle önem arz ediyor. Bu dönemden insan kalıntıları son derece nadir ve sıklıkla çok parçalı” diyor.

Araştırmada, Harvati ve ekibinin üzerindeki iki kırığı detaylıca inceleyebilmek için kafatasını BT (Bilgisayarlı Tomografi) ile taradığı, ardından 12 sentetik kemik yuvarı alarak bunları farklı travmalara maruz bıraktığı, (muhtemel bir düşüşü modelleyebilmek için) çeşitli yüksekliklerden yere düşürdüğü, taşla vurduğu ve tokmakla dövdüğü belirtiliyor.

Harvati, “Elde ettiğimiz sonuçlar kafatası üzerinde gözlemlenen kırık izlerinin ölümden önce veya kazara bir düşüş sonucu oluşamayacağını açıkça gösterdi. İzler, beklenildiği üzere, kafaya alınan künt travma (tokmak, sopa gibi keskin olmayan sert cisimler sonucu oluşan travma) paterni ile yakından uyuşuyor” diyor.

Yaralanmanın yeri de katil hakkında ipuçları sunuyor. İncelemeler katilin saldırı sırasında kurbanla yüz yüze durduğunu gösteriyor. Yara kafatasının sağ tarafında bulunduğu için katilin muhtemel solak biri olduğunu belirtiliyor, ancak katilin cinayet silahını iki eliyle birden tutmuş olma ihtimali de göz ardı edilemiyor.

Üst Paleolitik dönemde, insanlar yaratıcıydı; kültürel ve teknolojik yenileşimler, sembolik davranış ve sanatsal ifade tarzı geliştirmişlerdi ancak, dünyalarında şiddetin de yeri vardı. Harvati’ye göre yapılan bu araştırma Üst Paleolitik dönemde cinayetin varlığını gözler önüne seriyor.

Live Science 3 Temmuz 2019 -  (Çeviri: Perrin Margaryan - Arkeofili)