Kıbrıslılar tarihi eserleri hor kullanıyor

KKTC'de Tarihi Eserlerimize Sahip Çıkıyoruz Platformu, tarihi eserlerin, eğitimsizlik ve duyarsızlık nedeniyle otlak, çöplük ve ambar olarak kullanıldığına dikkat çekti

Tarihi Eserlerimize Sahip Çıkıyoruz Platformu Yöneticisi Oya Kutsal, bir toplumun kimliği olan tarihi eserlerimizi eğitimsizlik nedeniyle otlak, çöplük, ambar ve kötü alışkanlıkların gerçekleştirdiği mekân olarak kullandığına dikkat çekti.

“Kıbrıs’ta görülecek hiç bir şey yok” sözleriyle büyüdüğümüzü, ilginç olanın da bizden önceki nesillerin de aynı kalıp düşünce ile büyüdüklerini belirten Kutsal, ilerlemiş zamana, çoğalan ulaşım araçlarına, gelişen teknolojiye ve bunun doğal sonucu olarak artan farkındalıklara rağmen 10 bin yaşındaki tarihimizi, medeniyetlerin bize bıraktığı zengin kültürel mirasın ve tarihi eserlerimizin hâlâ fark edememenin kabul edilebilir bir cehalet olmadığına vurgu yaptı.

Kutsal: 10 bin yıllık tarihimizi fark edemedik

Tarihi Eserlerimize Sahip Çıkıyoruz Platformu Yöneticisi Oya Kutsal, “Kıbrıs’ta görülecek hiç bir şey yok” sözleriyle büyüdüğümüzü, ilginç olanın da bizden önceki nesillerin de aynı kalıp düşünce ile büyümüş olmaları olduğunu söyledi.

Oya Kutsal, “bu cümleleri kuranların bu düşüncenin nesiller boyu yayılacağını ve bir tür inanışa dönüşeceğini hesaplamış mıydı acaba? Bu günleri, diğer bir deyişle tarihi eserleri yerle bir ettiğimiz günleri görse, görebilse, bu cümle ile sıradan vatandaştan bu ülkeyi yönetenlere kadar bütün bir toplumu cehalete sürüklediğini tahmin etse, edebilse böyle bir cümleyi yine de kurar mıydı? ” dedi.

Ulaşım ve bilincin vizyon kavramının ikiz kardeşleri olduğunu ifade eden Kutsal, ulaşım araçları geliştikçe insanların, fiziksel ya da beyinsel, yeni yerler ve kavramları görme olanağını elde ettiklerini, farkında olma hali edindiklerini bildirdi.

Oya Kutsal, geçmişte her anlamda ulaşım araçlarının çok sınırlı olmasının insanları köylerine hapsettiğini ve doğal olarak Kıbrıs’ta görülecek bir şey bulunmadığına inandırdığını belirtti. Kutsal, bunun kabul edilir, affedilir bir farkında olmama durumu olduğunu dile getirdi.

Oya Kutsal, ancak ilerlemiş zamana, çoğalan ulaşım araçlarına, gelişen teknolojiye ve bunun doğal sonucu olarak artan farkındalıklara rağmen 10 bin yaşındaki tarihimizi, medeniyetlerin bize bıraktığı zengin kültürel mirasın ve tarihi eserlerimizin hâlâ fark edilememesinin kabul edilebilir bir cehalet, bilinçsizlik ve duyarsızlık olmadığını aktardı.

Bu cehaletin temel nedeninin eğitimsizlik olduğunu işaret eden Kutsal, KKTC eğitim sisteminde sanat tarihi derslerinin öğretmen varsa yapılan, yoksa yapılmayan, ‘uyduruk’ olarak nitelendirilen, Kıbrıs’taki tarihi eserleri asla olması gerektiği gibi ele almayan bir noktada olduğunu öne sürdü.

Oya Kutsal, oysa Kıbrıs’ın kuzeyindeki tarihi eserlerin orta öğretim yıllarını tümüyle kapsayacak zenginlikte, 10 bin yıllık bir tarih olduğunu açıkladı.

“Tarihi eserleri çöplük olarak kullanıyoruz”

Oya Kutsal, “bu gün okullarda sanat tarihi dersleri olsa ders şu cümlelerle başlardı: Ülkemizde tarihi eserler 4 amaçla kullanılmaktadır. Otlak, çöplük, ambar ve kötü alışkanlıkların gerçekleştiği mekân” diye konuştu.

Oysa tarihi eserlerin bir toplumun kimliği olduğunu belirten Kutsal, her tarihi eserin toplumun DNA’sına işlendiğini, ortak tarihsel geçmişi ve kimliği hayatta tutan yegâne değer ise tarihi eserler olduğunu söyledi.

Oya Kutsal, bir toplumda bütünlük duygusu, ortaklık bilinci, bir olma duygusu tarihi eserler aracılığıyla insanların ruhuna aktarıldığını ifade etti.

Oya Kutsal, “bugünkü çevre kirliliğinin, insanların arabalarında giderken umursamazca çöplerini yola fırlatmaları, piknik alanlarının, sokakların, parkların birer çöplüğe dönüşmesi temelde tarihi eserlere olan tavrımızdan kaynaklanmaktadır. Bu nedenle tarihi eserlere gereken değer verilmediği sürece toplumda yayılan duyarsızlık gittikçe artacak ve bu ülke, bu güzel ülke yaşanılmaz bir ülke haline gelecektir” şeklinde konuşarak sözlerine son verdi.

Ahmet İlktaç - Kıbrıs Gazetesi


Benzer Haberler & Reklamlar