Bilgi Üniversitesi Karşılaştırmalı Edebiyat öğretim görevlisi Ayça Güzel, Eski Yunan ve Roma tiyatro sanatının Ortaçağ Tiyatrosuna etkilerini anlattı.

ArkeoPera'nın Cumartesi Sohbetleri'nde bu hafta; Eski Yunan ve Roma İzleyinde Ortaçağ Tiyatrosu konusnda söyleşildi.

Sohbeti Bilgi Üniversitesi Karşılaştırmalı Edebiyat öğretim görevlisi Ayça Güzel, gerçekleştirdi. Eski Yunan (Grek) tiyatro geleneğinin Roma'ya nasıl ve hangi isimler kanalı ile taşındığını, kelimelerin etimolojik köken açılımları ile anlattı.

Grek dünyasında tiyatro yazarlığının matematik ve felsefeden ayrı görülmediği belirten Ayça Güzel, ünlü filozofların tiyatro oyunları da yazdığını söyledi. Eski Yunan dünyasında tiyatronun kökenleri, türleri ve bölümlerini anlatan akademisyen Güzel, Roma İmparatorluğunun tiyatro ile tanışmasının Andronicus sayesinde olduğunu söyledi.

Roma'da tiyatro anlayışının dram içermediğini ve özellikle espriye dayandığına dikkat çeken Ayça Güzel, daha sonra tiyatro geleneğinin Ortaçağ dünyasında yaşadığı sıkıntıları dile getirdi. Ortaçağ'da Kilise babalarının onaylamadığı oyunun sergilenmesinin mümkün olmadığınu belirten Ayça Güzel, bu dönemde hiciv yapmanın mümkün olmadığını söyledi.

Ayça Güzel, söyleşisinin son aşamasında tiyatronun Rönensans ile adeta yeniden doğduğuna dikkat çekerek bu dönem oyunlarının Antik Yunan ve Roma geleneğinden nasıl etkilendiğini anlattı.

Örneğin ünlü Fransız komedi yazarı Molière'in ünlü oyunu 5 perdelik Cimri'nin aslında, Plautus’un Altın Çömlek adlı komedyasından uyarlandığını açıkladı. Moliere'in klasik oyunu dönemine uyarlayıp, isimleri değiştirmek ve güncellemeler yaparak Paris burjuvasının para tutkusunu öne çıkardığını anlatan Ayça Güzel, tiyatronun siyasi ve toplumsal önemine dair açıklamalarda da bulundu.