İstanbul Araştırmaları Enstitüsü 10 yaşına bastı

İstanbul Araştırmaları Enstitüsü 10 yaşına bastı

Suna ve İnan Kıraç Vakfı tarafından kurulduğu 2007 yılından bu güne kadar İstanbul’un tarihi ve kültürel mirası ile ilgili çalışmalar üreten İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, 10. yılını kutluyor!

Bu yıl 10. yaşına giren İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, Tepebaşı’nda, 19. yüzyılda İtalyan mimar Guglielmo Semprini tarafından inşa edilmiş tarihi bir yapıda eski Rosolimo Apartmanı’nda hizmet veriyor.

Enstitü bünyesinde İstanbul’un Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerini kapsayan, alanının önemli uzmanlarının yıllar içinde oluşturduğu, değerli kitaplar barındıran zengin bir kütüphane, araştırmacılara ve kamu kullanımına ücretsiz sunuluyor. Açıldığı tarihten bu yana, Enstitü kütüphanesinden Türkiye’den ve dünyadan sayısız akademisyen ve araştırmacı faydalanmaya devam ediyor. Kentin tarihine, kültürel yapısına ve insan profiline yönelik araştırmalara öncelik veren İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nde, 10 yıl içinde, uluslararası nitelikte 150’yi aşkın sempozyum, konferans ve söyleşi, 38 yayın ve 23 süreli sergiyi hayata geçiren kurum ayrıca kentin Bizans, Osmanlı, Cumhuriyet dönemlerini araştıran akademisyenlere doktora sonrası için burs da veriyor.

135.000’i aşkın eski fotoğraf koleksiyonuna sahip

Suna, İnan ve İpek Kıraç tarafından yıllar içinde bir araya getirilerek vakfa bağışlanan, 135.000’i aşkın eski İstanbul, Atatürk ve Cumhuriyet İstanbulu konulu fotoğrafın yer aldığı Suna ve İnan Kıraç Vakfı Fotoğraf Koleksiyonu, Enstitü arşivinin zengin bir parçasını oluşturuyor. Fotoğrafa ek olarak, gravür, harita, müzik notaları ve İstanbul’un kültürel mirasına ilişkin çok sayıda gazete kupürü de arşivde yer alıyor.

Enstitü’nün 2012 yılından beri düzenli olarak yayımladığı İstanbul Araştırmaları Yıllığı’nda kentin tarihinin, arkeolojisinin ve kültürel kimliğinin çeşitli boyutlarını ele alan özgün incelemelere yer veriliyor. Yayın faaliyetleriyse, İstanbul’a odaklanan doktora tezlerinin yayımlandığı İstanbul Araştırmaları Dizisi, Sempozyum Dizisi, Klasik Eserler Dizisi ve Özel Dizi çerçevesinde yürütülüyor.

İnan Kıraç: En az sanayi yatırımı kadar değerli ve öncelikli

Suna ve İnan Kıraç Vakfı kurucularından İnan Kıraç, bilim, kültür ve sanat alanlarına yapılan yatırımların en az sanayiye yapılan yatırım kadar değerli olduğuna dikkat çekiyor, “Hatta belki de daha öncelikli” diyor. “İstanbul benzersiz bir şehir… Ona ne denli büyük kötülükler etsek de güzellik ve zenginlikleri tükenmiyor, bizi her fırsatta şaşırtmaya devam ediyor. Biz bu zenginlikleri keşfetmekten ve onları yalnızca bilim ve eğitim dünyasıyla değil, İstanbul’u seven herkesle, tüm kamuoyuyla, dünyayla paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz.”

Suna ve İnan Kıraç Vakfı Kültür Sanat İşletmesi Genel Müdürü Özalp Birol, İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nün, Suna ve İnan Kıraç Vakfı’nın Pera Müzesi'yle başlattığı geniş kapsamlı kültür-sanat projesinin ikinci önemli adımı olduğunu belirterek, Enstitü’nün, bugüne kadar gerçekleştirdiği çalışmalarla İstanbul ile ilgili önemli referans kuruluşlarından biri haline geldiğine dikkat çekiyor. Enstitü bünyesinde yer alan koleksiyonlara da değinen Birol, Suna ve İnan Kıraç Vakfı Fotoğraf Koleksiyonu ile ilgili şöyle söylüyor: “Koleksiyon bünyesinde, 19. yüzyılın ortalarından 1980’lere uzanan bir süreçte İstanbul’un topografyasına, mimari ve arkeolojik mirasına, gündelik hayatına ve insan profiline odaklanan 135.000’i aşkın fotoğraf bulunuyor. En büyük gayemiz bu koleksiyonu uygun proje ve farklı kanallar aracılığıyla kamuoyuyla buluşturmaktır.”

İstanbul Araştırmaları Enstitüsü Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Baha Tanman ise, kütüphanenin yaklaşık 30 bin kitap ve arşiv malzemesi ile hayata geçtiğini ifade ederken, 10 yıl içinde bu rakamın düzenli alım ve bağışlarla arttığını söylüyor; “Enstitü bünyesindeki bugün sayısı 80 bini bulan kitap ve arşiv materyali, bilim dünyası ve araştırmacılara ücretsiz olarak sunuluyor. Enstitü yurt içinden ve yurt dışından 100’ü aşkın araştırma kurumu, kütüphane, üniversite, dernek, vakıf, belediye, konsolosluk ile iş birliği yaparak kent araştırmaları alanında güçlü bir model teşkil ediyor.”

10. yıla özel sergi: “İstanbul’da Deniz Sefası”

İstanbul Araştırmaları Enstitüsü 10. yıldönümünü koleksiyonlarından yola çıkarak, çeşitli özel ve kurumsal koleksiyonların da katkılarıyla derlenen “İstanbul’da Deniz Sefası: Deniz Hamamından Plaja Nostalji” sergisiyle kutluyor. Pera Müzesi ile İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nde sergilenen “İstanbul’da Deniz Sefası” projesi, denizin kent yaşamının bir parçası olması ve plaj kültürünün oluşması ile birlikte değişen toplumsal yapıyı gözler önüne seriyor, 19. yüzyıldan 20. yüzyıla uzanan süreçte kent halkının boş zaman değerlendirme normlarındaki değişimine, toplumsallaşmasına değiniyor. Küratörlüğünü tarihçi, yazar ve akademisyen Prof. Dr. Zafer Toprak’ın üstlendiği sergi, fotoğraf, dergi, karikatür ve kitap gibi orijinal malzemeleri izleyiciyle buluşturuyor. Enstitü’nün sergi galerisi, Yeşilçam filmlerindeki plaj sahnelerinden oluşan bir seçki ve plaj üzerine yayınların derlendiği bir okuma odasına dönüştürülüyor. Sergi, 26 Ağustos 2018 tarihine kadar İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nde ve Pera Müzesi’nde görülebilecek.

 

İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, Pazar günleri hariç hafta içi her gün 10:00 - 19:00 saatleri arasında gezilebilir.


Benzer Haberler & Reklamlar