Kastabala Kazıları

Kastabala: Artemis Perasia'nın Kutsal Şehri

Kastabala, Anadolu'nun güneydoğusunda Çukurova (Kilikia) olarak bilinen bölgede Osmaniye ilinin 12 km kuzey-kuzeybatısında, Cevdetiye-Karatepe yolu üzerinde, Kesmeburun, Bahçe ve Kazmaca köylerinin ortasında, Ceyhan (Pyramos) nehrinin yakınlarında küçük bir ovaya hâkim kaya çıkıntısı üzerinde yükselen Ortaçağ kalesi çevresinde gelişen antik şehirdir.

Şehrin territoriumu güneyde Ceyhan nehri, kuzeyde Karatepe-Aslantaş, Bahadırlı arasında genişleyen verimli ovayı kapsamaktadır. Yazılı antik kaynaklarda ise Kastabala'dan ovalık Kilikia'daki Anazarbos ve Epiphaneia şehirleri ile birlikte söz edilmiştir

Araştırmalarımız şehrin tarih sürecinde farklı isimlere sahip olduğunu ortaya koymuştur. Bahadırlı köyü yakınlarında tespit edilen ve MÖ 5.–4. yüzyıla tarihlenen Aramice yazıtlı bir sınır taşında okunan Kastabala ismi ile çalışma alanımız olan kentin tanımlanmış olması gerekir. Seleukos kralı IV. Antiochos Epiphanes'in hâkimiyet dönemine tarihlenen şehir sikke yazıtları ve antik kentte ele geçen epigrafik bulgular, bu dönemden itibaren kentin Hierapolis adıyla anıldığını belgelemektedir. İmparator Valerianus döneminde ise kentten Hierapolis-Kastabala ya da Hierapolis ad Pyramos adıyla söz edildiği bilinmektedir.

 

Tarihçe

 Kastabala-Hierapolis'in kaderini ve tarihini Kilikia bölgesi belirlemiştir. Pyramos'un suladığı tarım için elverişli verimli topraklarıyla bölgenin kaderine ortak olmuştur. Bölgeden elde edilen yüzey buluntuları MÖ 2. bin ile Roma İmparatorluk-Geç Roma dönemleri arasında farklı dönemlere tarihlenmiştir. Çukurova'nın ve dolayısıyla Kastabala'nın MÖ 1. bin – Roma İmparatorluk dönem arkeolojisi henüz yeterince araştırılmamıştır. Ancak bölgede MÖ 1. yüzyıl ortalarında Seleukos hâkimiyetinin sona erdiği, Roma'nın etkisinin arttığı bilinmektedir. Kastabala, MS 72 tarihinden MS 260'a kadar Roma imparatorluğunun yönetiminde kalmıştır. Kastabala'nın MS 3. yüzyılda I. Shapur (MS 206), MS 4. yüzyılda ise Balbinos (MS 380) tarafından işgal edildiği bilinmektedir.

Kastabala-Hierapolis'in kaderini ve tarihini Kilikia bölgesi belirlemiştir. Pyramos'un suladığı tarım için elverişli verimli topraklarıyla bölgenin kaderine ortak olmuştur. Bölgeden elde edilen yüzey buluntuları MÖ 2. bin ile Roma İmparatorluk-Geç Roma dönemleri arasında farklı dönemlere tarihlenmiştir. Çukurova'nın ve dolayısıyla Kastabala'nın MÖ 1. bin – Roma İmparatorluk dönem arkeolojisi henüz yeterince araştırılmamıştır. Ancak bölgede MÖ 1. yüzyıl ortalarında Seleukos hâkimiyetinin sona erdiği, Roma'nın etkisinin arttığı bilinmektedir. Kastabala, MS 72 tarihinden MS 260'a kadar Roma imparatorluğunun yönetiminde kalmıştır. Kastabala'nın MS 3. yüzyılda I. Shapur (MS 206), MS 4. yüzyılda ise Balbinos (MS 380) tarafından işgal edildiği bilinmektedir.

Mevcut ve ileriye dönük tehlikeler

Kazmaca, Kesmeburun ve Bahçe köylerinin ortak mera alanı olan Kastabala Antik kentinin büyük bölümü şahıs mülkiyetine kayıtlıdır. Birinci derece sit alanı tespiti ise dar tutulmuştur.

Modern tarım aletleriyle sistemli ve yoğun biçimde sürdürülen tarım faaliyetleri kültür tabakalarını tahrip etmekte, erozyona neden olmaktadır. Kazı çalışmalarımızda mevcut tarım faaliyetlerinin neden olduğu tahribatla taban ve taban seviyesi altına inildiği gözlenmiş, belgelenmiştir. Yüzeydeki 10-30 cm kalınlığındaki toprak dolgu ise arazinin eğiminden dolayı erozyonla oluşan birikintidir. Büyük blok taşlardan oluşan temel kalıntılarının üst yüzeyinde plukla sökülmeye çalışıldığı, ancak yaklaşık 10 cm genişliğinde 5-10 cm. derinliğinde yaralar açtığı görülmektedir. Modern tarım aletleriyle derin sürüme dayalı tarım faaliyetlerinin engellenmesi ile ilgili karar Taşınmaz Kültür Varlıkları Adana Bölge Kurulunca ancak 2012 yılı Eylül ayında alınmıştır. Şahıs mülkiyetindeki parsellerin kamulaştırılması acil önem taşımaktadır. Uzun yıllar yakın bölgedeki yerleşmelere Kastabala'dan bezemeli mimari parçalar, sunaklar, lahitler, steller taşınmış inşaat malzemesi olarak kullanılmıştır.

İlgili Haberler


Benzer Haberler & Reklamlar