Restorasyonu trajediye dönüşen mimari eserleri açıkladı

Restorasyonu trajediye dönüşen mimari eserleri açıkladı

"10 dakikalığına Cumhurbaşkanının yetkilerine sahip olsam, yapacağım ilk iş restorasyonları durdurmak olurdu" diyen Tarihçi İliksiz, skandal listeyi açıkaldı.

RESTORASYON REZALETLERİNİ AÇIKLADI

Tarihçi Yazar Yaşar İliksiz, Arkeolojiden Astrolojiye pek çok konuda tarihin önemli olgularına değinirken, restorasyonu trajediye dönüşen mimari eserlerin listesini açıkladı.

Ülke TV'de yayınlanan Furkan Çalışkan ve Mustafa Akar'ın sunduğu Her Kişi Niyetine programına konuk olan Yaşar İliksiz, Türkiye'de arkeolojinin öneminin henüz tam anlamıyla fark edilmediğine dikkat çekti. İliksiz, "ülkemizde yapılan her kazı, tarihi yeniden yazdıracak önemli veriler ortaya çıkardı, ne var ki biz bunların yeterince farkında değiliz. Arkeolojiye daha fazla önem verilmesi gerekiyor. Bu alan sadece koleksiyoner ve definecilerce kullanılmamalı. Bu konuya duyarlılığın artırılması için milli seferberlik ilan edilmeli. Bizdeki Göbeklitepe şu anda Mısır Piramitlerini bile gölgede bırakacak kadar önemli keşiftir" dedi.

Programda Astroloji konusuna da değinen Tarihçi Yaşar İliksiz, "Astroloji tarihin ilk çağlarından bu yana insanlığın gündeminde olmuştur. Özellikle arkeolojik verileri değerlendirmek açısından bu ilgilere vakıf olmak önemlidir. Ülkemizde bulunan onbinlerce Hitit tabletinden pek çoğu astrolojik yorumları konu edinmektedir. M.Ö. 10 bini yıllara tarihlenen Göbeklitepe'de dahi astrolojik verilere rastlıyoruz." dedi.

MÜNECCİMLERİ AŞAĞILAMAK YANLIŞ
İslam medeniyetinde müneccimlik makamının yanlış anlaşılıp, yorumlandığına dikkat çeken İliksiz, "Modern bilim adı altında geçmiş çağın uygulamaları hakir görülürken müneccimlere büyük haksızlık yapılıyor. Onlar gökten gelecek kehaneti okuyan kahinler olmaktan çok daha ötede birer astronomi bilginiydiler. Münecimler hor görülerek, rasathanelerin kapatılması ile İslam medeniyeti uzay çalışmalarından uzaklaştırıldı. Ay'ın dünyaya uzaklığını o günkü imkanlarla neredeyse tam doğru hesaplayan İbn-i Battani gibi, Ali Kuşçu gibi, Uluğ bey gibi uay araştırmacıları da tarihe gömüldü. Erzururmlu İbrahim Hakkı gibi uzayın derinliklerini Tillo'nun sokaklarından daha iyi bilen bir bilgin bugün müneccim diye karalanıyor. Bu haksızlıktır. Biz münneccim diye bu alimleri yok saydık, onlardan koparıldık ve uzay çalışmalarına sayirci hale getirildik. 19. yüzyıl sonlarına kadar astrolomi ve arkeoloji ayrıştırlamazdı. Bu Doğu için de böyle idi, Batı için de... Ama batı bizi bu alimlerden kopartarak kendisi uzayda fersah fersah yol alırken, bizi sadece seyirci konumunda bırakmayı başardı.

Arkeoloji konusunda İslam Medeniyeti'nin geç kaldığını belirten İliksiz, "Ne yazık ki bırakın toprak altındaki İslami şaheserleri kurtarmayı, toprak üstündekleri dahi koruma adı altında katlediyoruz. Restorrasyon adı altında yapılan çalışmalar birer skandal. Bir müslüman olarak İslami şaheserlerin Müslümanlar eliyle katledilmesi içimi kanatıyor, yüreğimi yaralıyor. İşi bilmeyen amelelerce yapılan restorasyonlarda katledilen çiniler, yok edilen ince işçilikler inanılmaz. İnanın Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın yetkileri 10 dakika için bende olsa yapacağım ilk iş, tüm restorasyonları dondurmak olurdu. Tüm çalışmaları dondurur ve kimlerin bu işi liyakatla yaptığını tek tek denetletirdim. Ben şahsen daha bir kaç gün önce Edirne Muradiye Camiiindeki skandalı gördüm ve gözlerime inanamadım. Yani bunu gayrı müslimler, vandallar yapsa, bana bu kadar koymazdı. Malesef buna benzer onlarca örnek var. Hangi akademizyen, hangi bilim adamı ile konuşsam bu konuda dertli ama kimse söylemeye cesaret edemiyor. Çiniler kırılmış, duvarar tarumar edilmiş, kemerlerin canına okunmuş... Sizlere şu an sadece öncesini ve sonrasını gösterek, retorasyon adı altında oluşan rezaletlerin listesini vereceğim. Daha çok var ama sadece elimde dellileri olanı ve ispatla dendiği anda dosyasını çıkarabileceklerimi sayıyorum:

Edirne Muradiye Camii
Divriği kale camii
Manisa Muradiye Camii
Konya Sahipata Külliyesi
Bursa Yeşil Camii
Van Hüsrev Paşa Külliyesi

Tarihçi Yazar Yaşar İliksiz, "Ata yadigarlarını feda etmeyelim. Osmanlı ve Selçuklu mirasını koruma konusunda hassas olalım. Öncelikle de restorasyon edebiyatı altında sergilenen skandallara mani olalım. Buralarda amele çalıştırılarak restorasyon yapılıyor" dedi.

Kaynak: Mistikalem.com


Benzer Haberler & Reklamlar