Arkeolojik 'bulmacaları' çözecek yeni algoritma geliştirildi

Arkeolojik 'bulmacaları' çözecek yeni algoritma geliştirildi

Parçalanmış arkeoloji bulgularını yekpare görmeyi arzulayan arkeologlar kadar restoratör ve sanat tarihçilerini de sevindirecek habere göre, geliştirilen yeni yazılım sayesinde bazı kısımları kayıp, silinmiş veya yıpranmış, stel, fresk, rölyef gibi pek çok arkeolojik bulgu tamamlanma ve birleştirilme şansı bulabilecek.

Bulmaca çözmek başlı başına zorluk içerir. Ancak kare bulmacaların ya da yapbozların (puzzle) ne kadar zorluk içerirse içersin bir çözümü mutlaka vardır.

Ancak arkeolojik bulmacalar ve yapbozlar için bu ideal  ideal koşullar geçerli değildir. Çünkü çoğu zaman bulmacanın sadece bir kaç parası bulunur ve kalanı tahmin edilmeye çalışılır. Bazen tamamı bulunsa da çok parçalıdır ve nasıl birleştirileceği ciddi problemdir. Arkeolojik eserlerde, aşınmalar ve defermasyonla genellikle parçalar arasında boşluklar oluşur ve bitişik parçaların eşleşmesi zorlaştır.

Araştırmacılar onlarca yıldır arkeolojik bulmacaların çözümünü teknolojik olanaklarla kolaylaştırmaya çalışıyorlar. Bu amaçla 1964 yılında geliştirilen ilk algortima dokuz parçalı bir yapbozu çözebiliyordu. Herbert Freeman ve L. Garder imzasıyla 1964 yılının Nisan ayında IEEE Transactions on Electronic Computers dergisinde yayınanlanan "Apictorial Jigsaw Puzzles: The Computer Solution of a Problem in Pattern Recognition" başlıklı makelede yer alan bilgilere göre, yzaılım tüm parçaları mevcut, ve aynı renklere sahip  parçaları rahatlıkla çözen algoritma aynı zamanda rastgele geometrik desenlerin manipülasyon oranını hesap etmeye çalışıyor ve desen tanımlayarak çözüm arıyordu.

Bugün çok daha  gelişmiş teknikler kullanılıyor; renk eşleştirme, şekil eşleştirme veya her ikisinin kombinasyonunu kullanarak doğal görüntüler üzerinden daha isabetli çözüme odaklı yazılımlar geliştiriliyor. Bunların içinde arkeolojik kökenli sorunlara eğilerek, "olmayana ergi" yöntemini içeren arayışlar da var.

Bu tarz arayışları önemseyen İsrail'in Technion ve Haifa Üniversitesi üyelerinden oluşan araştırma ekibi, arkeoloji eksenli bulmacaları çözmek için yeni yazılım geliştirdi.

ArXiv'de yayınlanan Technion Üniversitesinden Niv Derech ve  Ayellet Tal ile Hayfa Üniversitesinden Ilan Shimshoni'nin imzasını taşıyan makaleye göre, parçalanmış, silik ve yıpranmış arkeolojik eserlerdeki parçaları otomatik birleştirebilecek ve tamamlamaya yardımcı olacak algoritma restorasyon sorunlarının çözümde büyük kolaylık sağlıyor.

Geliştirilen algoritma; genel bir şekle sahip olan ama parçalanmış, sınırları aşınmış ve renkleri zarar görmüş "yapbozu" andıran "bulmacaları" çözmeye yardımcı oluyor.

Makalede algoritmanın, çeşitli  kırılmış arkeolojik eserler ve freskler üzerinde test edildiği, niteliksel ve niceliksel olarak, parçaların yüksek başarı oranıyla yeniden bir araya getirdiği ifade ediliyor. Testlerin British Museum’daki onlarca gerçek arkeolojik obje ve dünyadanın farklı ülkelerindeki kiliselerde yer fresklerle yapıldığı belirtiliyor.

Söz konusu algoritmanın kullanıldığı yazılım, zorlukların üstesinden gelebilmesi için dört temele dayanıyor.

İlk olarak, parçalar yeniden birleştirmeden önce, her bir parçanın, bitişik parçası ile nasıl devam etmesi gerektiğini öngören tahminler oluşturuluyor.  Bu sayede parçaların belirsiz sürekliliği sorununu, ihtimalli eşleştirme sorununa indirgeniyor.

İkinci olarak, iki fragman arasındaki geçerli dönüşümler, bir fragmanın diğerine kesişmediği, ancak ekstrapolasyonuyla kesiştiği dönüşümler olarak tanımlanıyor. Robotikten ödünç alınan konfigürasyon alanı kavramını kullanarak, geçerli dönüşümler verimli bir şekilde hesaplanıyor.

Üçüncü aşamada, bozulmadan kaynaklanan sorunların yanı sıra örneklemeden kaynaklanan dönüşümlerin yanlışlığı da ele alınarak, farklılık puanı oluşturuluyor.

Dördüncü aşamada ise en uygun parçalarak seçilerek ve farklılıklar karşılaştırılarak, eşleştirmede güvenirlik hesaplanıyor. Bu değerlerin her ikisi de dönüşümler arasındaki mesafenin yeni bir tanımı kullanılarak hesaplanıyor.

Araştırmacılar algoritmanın; aşınma, renk solması ve süreklilik hesaplamlarına ek olarak gerçek kenarlardan ayırt edilmesi gereken sahte kenarları da dikkate aldığını belirtiyorlar.

Niv Derech, Ayellet Tal, Ilan Shimshoni tarafından söz konusu algoritmanın özelliklerini içeren Arkeolojik Bulmacaları Çözme (Solving Archaeological Puzzles) başlıklı makaleyi pdf formatında https://arxiv.org/abs/1812.10553 adresinde bulabilirsiniz

arkeolojikhaber.com


Benzer Haberler & Reklamlar