3. Arkeoloji ve Sanat Tarihi Günleri

3. Arkeoloji ve Sanat Tarihi Günleri

3. Arkeoloji ve Sanat Tarihi Günleri" kapsamında "Edirne Sarayı ve Kazıları" konulu sunumu yapıldı.

KARABÜK: İstanbul Medeniyet Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Özer, "Edirne Sarayı'nın yeniden ihyası için arşiv kayıtlarında yer alan çok sayıda gravür ve yabancı seyyahların notlarından yararlanıyoruz." dedi.

Özer, Karabük Üniversitesi (KBÜ) organizasyonunda yapılan "3. Arkeoloji ve Sanat Tarihi Günleri" kapsamında "Edirne Sarayı ve Kazıları" konulu sunumunda yaptığı konuşmada bakanlar kurulu kararıyla, 2009'dan bu yana Edirne Sarayı için çalışmalar yaptıklarını söyledi.

Bursa’dan sonra Edirne’nin Osmanlı başkenti olmasının, Edirne’nin tarihi eserler bakımından zengin bir konumda olmasını sağladığına dikkat çeken Özer, "Edirne Sarayı da bu zenginliklerden sadece bir tanesidir. Edirne’de, birisi yeni Saray-ı Cedid-i Amire, diğeri ise eski Saray-ı Atik olmak üzere, iki adet saray vardır. Ancak, eski saray olan Saray-ı Atik’ten günümüze ulaşan herhangi bir bilgi yoktur." diye konuştu.

Edirne Sarayı ile ilgili bilgiler aktaran Özer, "Tunca Nehri’nin kuzey ve batı sahillerinde yer alan Saray, 1450’li yıllarda II. Murat tarafından yaptırılmıştır. Daha sonra Fatih Sultan Mehmet Han tarafından genişletilmiş ve esas hüviyetine bu dönemde kavuşmuştur. Elde ettiğimiz tarihi kaynaklara göre, saray yaklaşık yüz civarında yapıdan meydana gelmekte. Topkapı Sarayı’ndan sonra günümüze ulaşan en önemli yapı olan saray aynı zamanda Topkapı Sarayı’nın da bir prototipidir. 1800’lü yıllara kadar sürekli yeni eklemelerle adeta bir şehir görünümüne ulaşan saray, Balkan devletleri ve Ruslarla yapılan savaşlarda ise tahrip olmuştur. Bugün Edirne Sarayı'nın yeniden ihyası için arşiv kayıtlarında yer alan çok sayıda gravür ve yabancı seyyahların notlarından yararlanıyoruz." sözlerine yer verdi.

AA Ahmet Özler 


Benzer Haberler & Reklamlar