Mezopotamya hekimleri cin çıkartıyormuş

Mezopotamya hekimleri cin çıkartıyormuş

Mezopotamya'da bulunan kil tabletler üzerinde yapılan araştırmalar, antik çağ doktorlarının fiziksel hastalıkların yanı sıra; cin de çıkarttıklarını gösteriyor. Üstelik tıbbi-büyülü şifa yöntemleri günümüzde hâlâ kullanılıyor!

Yapılan araştırmaya göre, M.Ö. 7. yüzyılda Mezopotamya’da yaşayan doktorların hastalarını iyileştirmek için tıbbi bilgilerini ve büyülü ayin olarak adlandırdığımız “yüksek bilimi” bir araya getirmeleri gerekiyordu.

Sonuçları Science Nordic'te yayınlanan  çalışmanın Danimarka’da bulunan Kopenhang Üniversitesi Kültürlerarası ve Bölgesel Araştırmalar Bölümü’nden Dr. Troels Pank Arbøll’ün gerçekleştirdiği belirtiliyor. Kil tabletlerin Kisir-Ashur adındaki Asurlu bir doktor tarafından yazıldığı yıllardır bilinse de yazıların tam derlemesinin analizi Arbøll tarafından tamamlamış.

Phys.org’un değindiği gibi, “doktor” unvanı, Kisir-Ashur’a eğitim durumu ve mesleğine sağladığı bilgiler temel alınarak verilmiştir. Kisir-Ashur eğitimini ve hastalarını iyileştirme tekniklerini yazıya dökmüştür. Böylelikle, yaptıkları o zamanın eğitimine ve tıbbi uygulamalara yeni boyut kazandırmıştır.

Hastalıklar; günahların, uygunsuz davranışların ya da büyücülüğün cezası olarak görülüyordu.

Kisir-Ashur, eğitimine hayvanları ve bebekleri tedavi ederek başlamıştır. Doktorlar, eğitimlerini tamamlayana kadar yetişkin bireyleri tedavi etmeye yetkili değildi. Arbøll’e göre, “Bu durum, doktorların eğitiminde nispeten net bir kronoloji olduğu anlamına geliyor ve onlara daha büyük sorumluluk yüklüyor.”

Asurlular; tanrıların, şeytanların ve hayaletlerin insan hastalıklarının, sosyal ve ekonomik problemlerin temelinde yattığına inanırdı. Bu yüzden Kisir-Ashur gibi doktorların tüm bu sorunlara bir çözüm bulması beklenirdi. Hastalıklar; günahların, uygunsuz davranışların ya da büyücülüğün cezası olarak görülüyordu. Bu da eski Mezopotamyalı doktorların farklı araç gereçlerle tedavilerinde şeytan çıkarmaya kadar uzanan çeşitli ayinler gerçekleştirmesi gerektiği anlamına geliyordu.

Ancient Origins makalesinde, Mezopotamyalı doktorların bazı uygulamalarının hastalıkları tedavi ettiğini açıkladı. Caleb Storm, doktorların hastalarının problemlerini şeytan çıkararak çözdüğünü söylüyor. Doktorların ilk yaptığı şey, hastalara hayaletlere ya da tanrılara karşı bir günah işleyip işlemediğini sormak oluyordu.

Asur doktorları aynı zamanda bitki temelli tıbbi tedaviler de uygulardı.

“Şeytan çıkarma; büyü ayinleri, sihri, Şamaş gibi tanrılara edilen duaları içeriyordu. Şamaş, Mezopotamya tanrılarından hem güneş hem de adalet tanrısıydı. Her gece, gün batımından önce yer altı dünyasını ölüleri yargılamak için ziyaret ettiğine inanılırdı. Adalet tanrısı olduğu ve tanrıların ölülerle bağdaştırıldığı için cinnet geçiren ya da bilinmeyen varlıklar tarafından rahatsız edilenler doktora kendilerini hayaletten kurtarması için yalvarıp duacı olurdu.”

Kisir-Ashur gibi doktorların kullandığı tek yöntem şeytan çıkarma ayini değildi. Arbøll: “O zamanın doktorları sadece dini ayinlerle değil aynı zamanda bitki temelli tıbbi tedaviler de uygulardı. Kisir-Ashur, böcek ısırması ya da sokması geçiren hastalara bakardı. Belki de, bu tedavileri zehrin insan vücudundaki etkisini araştırmak ve etkisini bulmak için gerçekleştirmiştir.”

Bazıları, Kisir-Ashur’un ve o zamanın doktorlarının antik Yunan doktorlarına benzediğini düşünmektedir. Örneğin, antik Yunan doktorları bazı hastalıkların sıvılardan kaynaklandığını düşünüyorlardı. Arbøll’ün çalışmasına göre, Asurlu doktorlar safrayı bir zehir olarak değerlendiriyordu. Bu görüş, önemli Yunan fizikçinin (Hipokrat) “vücuttaki dört sıvının dengesizliği hastalık sebebi olabilir” teorisini hatırlatmaktadır.

Tedavileri kaydedip, bilgilerin listesini çıkarttılar

Yine de, Kisir-Ashur ve Hipokrat’ın kavramları, yaşadıkları zaman ve yerler arasında çok büyük farklar bulunmaktadır. Bu yüzden, bu fikir ne kadar cazip gözükse de kesin değildir.

Arbøll, aynı zamanda Kisir-Ashur’un eğitimi ve tıbbi uygulamalarının yaşadığı zaman boyunca mevcut olan trendleri takip etmediğini belirtmiştir. Araştırmasının tarihin çok kısa bir dilimine değindiği için genelleme yapmanın zor olduğunu ve Kisir-Ashur’un diğer doktorlardan biraz daha farklı yollarla çalışmış olabileceğini ancak Kisir-Ashur’un daha önceki tedavileri yineleyip kaydettiğini ve bilgilerin listesini çıkardığını ve bu bilgileri belirli bir amaca göre topladığını belirtmiştir.

Nereye.com.tr - Buket Nur Ekim (Ancient-Origins'den çeviri)


Benzer Haberler & Reklamlar