Doç. Dr. Hasan Peker'in Beyköy Yazıtı gerçek iddialarını çürüten sunumu

“Yazıtın boyutlarını abartılı bulup, 30 metre olmasından dolayı sahte derseniz, 1970 yılında bulunan Yalburt Anıtının ne olduğunu sorarlar. Böyle saçma itiraz olmaz. Zaten bu sahte yazıt çizimi çok büyük ihtimalle Yalburt Anıtına öykünerek yapılmış. Öte yandan 1973 yılı Anadolu Hiyeroglif çalışmaları açısından bir dönüm noktasıydı. J. D. Hawkins - A. Morpurgo-Davies - G. Neumann imzalı “Hittite Hieroglyphics and Luwian: New evidence for the connection” başlıklı makaleyle Anadolu Hiyeroglif Yazısı’nın 4 işaretinin ses değerlerini kesin olarak saptadı. 1973 sonrası bilgilerimizle yazıta baktığımızda sahte olduğunu rahatlıkla savunabiliriz. Sahte yazıt kopyasının soy kısmında kralların birbirleriyle soy ilişkisinin oğlu, oğlu, oğlu olarak geçmesi (oğlu, torunu, torununun oğlu sözcükleri olmalı) tamamen hatalı. Sözde yazıt sahte olduğunu daha bu noktadan bağırmaya başlıyor. Sözde yazıttaki bu bölümde Alantalli’nin adı yazılmaya çalışılmış, n sessizi na işareti ile bu ismin yazılışında kullanılmış. Ancak Anadolu Hiyeroglif yazısında sessizlerden önce gelen n sessizleri yazılmaz. Belli ki bu bu ismi yazmaya çalışan kişinin sahte yazıtı oluşturduğu dönemde bu kuraldan haberi yokmuş. Sahte yazıtı oluşturan kişinin/kişilerin bilgisi var ama güncel değil, ya da 1970’lerin başındaki bilgiler. 1970’lerin başındaki bilgilerimizdeki eksikliklerden kaynaklanan böyle pek çok hata var. Adana kentinin, Palastin ülkesinin yazımı hatalı. Öte yandan bu yazıtta farklı dönemlere ait işaret formları bir arada kullanılmış. Bütün bu ve burada sıralayamayacağım kadar çok imla ve gramer hatası var olduğu iddia edilen yazıt kopyasının kesinlikle ve tartışmaya gerek kalmayacak şekilde sahte olduğunu kanıtlamaktadır”

Doç. Dr. Hasan Peker'in Beyköy Yazıtı gerçek iddialarını çürüten sunumu