Kastamonu’nun Taşköprü ilçesinde yer alan Pompeiopolis Antik Kenti’nde yürütülen son kazılar, kentin Hıristiyanlık döneminde önemli bir hac merkezi olabileceğine işaret eden bulguları gün yüzüne çıkardı. Doç. Dr. Mevlüt Eliüşük başkanlığında sürdürülen çalışmalar kapsamında sekizgen planlı “martyrion” yapısında elde edilen veriler, Paflagonya’nın dini coğrafyası üzerine yeni yorumlara kapı aralıyor. Kazılarda ayrıca Roma villası, bazilika ve mozaiklerde yoğun restorasyon faaliyetleri yapıldı.

Paflagonya’nın Başkentinde 19. Yüzyılın İzleri Yeniden Beliriyor
Kastamonu’nun Taşköprü ilçesinde yer alan Pompeiopolis Antik Kenti, Roma döneminde Paflagonya eyaletinin başkenti olarak bölgenin siyasi ve dini merkezi konumundaydı. Zımbıllı Tepe olarak bilinen bu alanda, 2006 yılında başlayan kazı çalışmaları günümüzde Karabük Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mevlüt Eliüşük başkanlığında devam ediyor.
2024 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Geleceğe Miras” projesi kapsamında yoğunlaşan kazılar, 2025 sezonunda da aralıksız sürdürülüyor. Kentin odeon tiyatrosunun geçtiğimiz yıl gün yüzüne çıkarılması, bölgenin sosyal yaşamına dair yeni veriler sunarken, bu yılki kazıların odağını Hıristiyanlık dönemine ait kalıntılar oluşturdu.

Sekizgen Planlı Martyrion: Olası Bir Hac Merkezinin İzleri
Pompeiopolis kazılarında bu yıl en dikkat çekici buluntu, sekizgen planlı, kubbeli ve sütunlu bir yapı olan martyrionun ayrıntılı biçimde incelenmesi oldu. Hıristiyan geleneğinde “şehitlik” anlamına gelen bu tür yapılar, genellikle azizlerin anısına inşa edilen dini mekânlardır.
Doç. Dr. Eliüşük, yapılan çalışmaların bu martyrionun yalnızca bir anıt yapı değil, aynı zamanda hac merkezi işlevi gördüğünü düşündürdüğünü belirtiyor. Bu bulgu, Pompeiopolis’in bölgesel ölçekte dini bir merkez olarak da değerlendirilmesine olanak tanıyor. Arkeologlar, yapının mimari düzeni, konumu ve çevresindeki küçük ibadet alanlarıyla bu hipotezi destekleyen önemli arkeolojik veriler elde etti.
Eliüşük’e göre, bu gelişme Pompeiopolis’in ilerleyen yıllarda erken Hıristiyanlık dönemi hac rotaları içerisinde değerlendirilmesine zemin hazırlayabilir.

Roma Villası ve Mozaikler: Sanat ve Zanaatin Buluştuğu Nokta
2025 kazı sezonunun bir diğer odak noktası, Roma dönemine ait villanın yeniden açığa çıkarılması oldu. Önceki yıllarda büyük oranda kazılan bu yapı, bu sezon çeşme, giriş kapısı ve mozaikli zeminleriyle tamamlandı.
Ekip, villanın benzersiz zemin mozaiklerinde yoğun restorasyon ve konservasyon çalışmaları yürütüyor. Bu mozaiklerin hem ikonografik hem de sanatsal açıdan bölgedeki elit yaşamı yansıttığı değerlendiriliyor.
Eliüşük, çalışmalarda 16 kişilik bir disiplinler arası ekibin görev aldığını belirterek, arkeologlar, sanat tarihçileri, restoratörler ve konservatörlerin eşgüdümlü bir biçimde çalıştığını vurguladı. Bu yaklaşım, antik kentin hem bilimsel hem de kültürel sürdürülebilirliğine katkı sağlıyor.

Bazilika Kazıları: Dini ve Kamusal Alanın Dönüşümü
Pompeiopolis’te yürütülen kazıların üçüncü ayağını oluşturan bazilika çalışmaları, erken Roma döneminden Bizans’a uzanan işlevsel bir dönüşümün izlerini taşıyor. Başlangıçta pazar ve mahkeme binası olarak kullanılan yapının, daha sonraki dönemlerde piskoposluk merkezi haline geldiği saptandı.
Bu dönüşüm, Pompeiopolis’in Hıristiyanlaşma sürecinin mekânsal boyutlarını anlamada büyük önem taşıyor. Bazilika kazılarında elde edilen mimari veriler, kentteki dini hiyerarşinin gelişimine dair yeni yorumlar yapılmasına olanak tanıyor.

Arkeoloji ile Turizmin Kesişim Noktası: Pompeiopolis’in Yeni Rolü
Son yıllarda yapılan çalışmalar, Pompeiopolis’in yalnızca bir kazı alanı değil, bölgesel kültür turizmi açısından stratejik bir merkez olabileceğini gösteriyor. Martyrion’un hac merkezi potansiyeli, kentin Hıristiyanlık tarihindeki önemini artırırken, bu durum Kastamonu ve Taşköprü’nün turizm altyapısına da yeni bir boyut kazandırıyor.
Doç. Dr. Eliüşük, elde edilen sonuçların arkeolojik olduğu kadar kültürel ve ekonomik açıdan da değer taşıdığını belirterek, 2026 yılında da restorasyon ve kazıların devam edeceğini açıkladı.
Pompeiopolis’teki bu çalışmalar, Anadolu’nun kuzeyinde Hıristiyanlık tarihinin henüz yeterince bilinmeyen bir dönemine ışık tutarken, antik kentin geçmişten günümüze uzanan kültürel sürekliliğini belgelemeye devam ediyor.
Özgür Alantor aa

Suriye'de Kayıp Ebla Arşivi İdlib Müzesi’ne Döndü
Zile’nin Çok Katmanlı Tarihi Turizmde Yeni Bir Dönem Açıyor
Gaziantep Kalesi Restorasyonu Tamamlandı
Karahantepe Ören Yeri'nde Karşılama Merkezi ve Çatı Çalışmaları Sürüyor