Diyarbakır Çayönü’nde Ortaya Çıkan Yapı, Neolitik Toplumun Kolektif Kültürünü Aydınlatıyor

Diyarbakır’ın Ergani ilçesinde bulunan 12 bin yıllık Çayönü Tepesi’nde, yaklaşık 9 bin 500 yıllık bir “Kamusal Yapı” gün yüzüne çıkarıldı. Boya ve sıva izleriyle dikkat çeken bu özel mekânın, toplumsal etkinliklerin, ritüellerin veya ortak toplantıların yapıldığı alanlardan biri olduğu değerlendiriliyor. Neolitik çağın yerleşik hayata geçiş sürecinde inşa edilen yapı, Çayönü’nün toplumsal örgütlenmesini ve kamusal yaşam kültürünü ortaya koyması bakımından büyük önem taşıyor.

Yerleşik Hayata Geçişin Öncü Merkezi: Çayönü Tepesi
Çayönü Tepesi, dünya uygarlık tarihinin en erken yerleşim alanlarından biri olarak kabul edilmektedir. Avcılık ve toplayıcılıktan tarıma, göçebe yaşamdan yerleşik hayata geçişin izlerini taşıyan bu bölge, Neolitik dönem araştırmalarında bir “ilkler merkezi” konumundadır. Ergani ilçesinde 1964 yılında başlayan arkeolojik kazılar, farklı dönemlerde ara verilse de günümüze kadar sürmüş ve sayısız bulguyla bilim dünyasına katkı sağlamıştır.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Müzecilik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Savaş Sarıaltun başkanlığında yürütülen son dönem çalışmalarda, kazıların doğu kesiminde yoğunlaşıldı. Yaklaşık 900 metrekarelik bu alanda yapılan incelemeler sonucunda, geçmişte toplumsal etkinliklerde kullanıldığı düşünülen “Kamusal Yapı” ortaya çıkarıldı.

9 Bin 500 Yıllık “Kamusal Yapı”nın İzleri
Doç. Dr. Sarıaltun, yapının en az iki evresinin bulunduğunu, yaklaşık 150-200 yıl kullanıldığını ve tabanının dört kez yenilendiğini belirtiyor. Çayönü’nde daha önce rastlanmayan kırmızı boyalı taban, bu yapının sıradan bir konuttan farklı olduğuna işaret ediyor. Araştırmacılar, yapının bir toplantı mekânı, ortak etkinlik alanı veya ritüel amaçlı kullanılan özel bir yapı olabileceğini değerlendiriyor.

“Kamusal Yapı”, konutlardan farklı olarak topluluk tarafından ortak kullanılan alanlardan biri olmasıyla öne çıkıyor. Özellikle kırmızı tabanlı yapısı, Çayönü’nde bugüne dek rastlanmamış bir özellik sunuyor. Bu yönüyle Çayönü’nün simgesel yapılarından biri olan ve mozaikli tabanıyla bilinen Terrazzo Yapısı ile aynı döneme tarihlenmesi, bölgedeki toplumsal çeşitliliği gözler önüne seriyor.

Kırmızı Tabanın Simgesel Önemi
Kazılarda ortaya çıkarılan boyalı tabanın kırmızı tonları, kullanılan malzemeler konusunda da ipuçları sunuyor. Sarıaltun, bölgede bulunan aşıboyası ya da kırmızı renkli kilin bu boyamanın kaynağı olabileceğini, analizlerle bu verilerin kesinleştirileceğini ifade ediyor. Bu bulgu, yalnızca estetik bir detay değil, aynı zamanda toplumsal sembollerin ve ritüellerin varlığına da işaret ediyor.

Çayönü Tepesi’nin M.Ö. 7600-7500 yıllarına tarihlenen bu evresi, toplumsal yaşamın örgütleniş biçimini ve bireylerin ortak alan kullanımına verdiği önemi yansıtıyor. Kamusal yapının keşfi, Neolitik dönemde bireysel konutların ötesinde, toplumun ortak değerleri için inşa edilen mekânların bulunduğunu gösteriyor.

Toplumsal Yaşamın İzinde: Çayönü’nün Yeni Bulgusu
Çayönü Tepesi, yalnızca konut ve üretim faaliyetleriyle değil, toplumsal ilişkilerin nasıl kurulduğunu anlamak için de eşsiz bir laboratuvar işlevi görüyor. “Kırmızı Tabanlı Yapı” adıyla anılmaya başlanan bu yeni buluntu, erken Neolitik toplulukların kolektif yaşam anlayışına dair önemli veriler sunuyor.

Doç. Dr. Sarıaltun, bu keşfin yalnızca Çayönü için değil, dünya arkeoloji tarihi açısından da büyük öneme sahip olduğunu vurguluyor. Çayönü’nde sürdürülen kazılar, yerleşik yaşama geçişin maddi kültürünü ve toplumsal örgütlenmesini anlamak için benzersiz ipuçları sunmaya devam ediyor.
 

AA Ömer Yasin Ergin


Benzer Haberler & Reklamlar