Japonya Altes Prensesi Akiko Mikasa’nın Türkiye ziyareti kapsamında İstanbul’da “Prens Mikasa Ailesinde Üç Kuşak Arasında Güçlü Bağ: Türkiye Dostluğu” başlıklı konferans düzenlendi. Türkiye İş Bankası ev sahipliğinde gerçekleşen etkinlikte, Prenses Akiko, dedesi ve babasından devraldığı Türkiye sevgisini ve bu dostluğun arkeoloji, kültür ve bilim alanlarında kurduğu köprüleri anlattı. Konferansta, Kaman Kalehöyük kazılarının Japonya-Türkiye iş birliğinin sembolü olduğu vurgulandı.
Mikasa Ailesi ve Türkiye Dostluğu
Japonya İmparatorluk ailesinin bir üyesi olan Prenses Akiko Mikasa, İstanbul’da düzenlenen konferansta ailelerinin Türkiye ile olan tarihsel bağlarını aktardı. Akiko, dedesi Prens Mikasa’nın Türkiye-Japon dostluğunu güçlendirmek için kurduğu Türk Japon Vakfı Kültür Merkezi’nin açılışına lise yıllarında katıldığını belirtti. Bu ziyaretin kendisinde derin izler bıraktığını vurgulayan prenses, Türkiye’deki arkeolojik alanlara olan ilgisinin de bu dönemde şekillendiğini söyledi. “Dedem, babam ve ben üç kuşaktır Türkiye ile kurulan bu bağın taşıyıcılarıyız. Bu sadece bir aile hikâyesi değil; iki ülke arasında kurulan insani, kültürel ve bilimsel bir köprü,” diyerek dostluğun önemini yineledi.
Arkeoloji ve Bilimsel İş Birlikleri
Prenses Akiko konuşmasında özellikle Kaman Kalehöyük kazılarına değindi. 1985’te başlayan ve Japon Anadolu Arkeoloji Enstitüsü tarafından yürütülen kazıların, Japonya-Türkiye dostluğunun simgesi haline geldiğini ifade etti. Babasının kazılar için yürüttüğü yardım kampanyalarından konserlere ve golf turnuvalarına kadar geniş bir organizasyonu üstlendiğini anlattı. 2017’de faaliyete geçen Prens Mikasa Vakfı ve Enstitü’nün iki ülke arasında bilimsel iş birliğini geliştirmeye devam ettiğini söyledi. Prenses, bu çalışmaların yalnızca arkeolojik bilgi üretmekle kalmayıp kültürel diplomasiye de katkı sunduğunu vurguladı.
Kültürel ve Duygusal Bağların Güçlenmesi
Akiko’nun kişisel anlatımı, iki ülke arasındaki dostluğun duygusal boyutunu gözler önüne serdi. Troya ve Kapadokya gibi önemli alanlara yaptığı ziyaretlerin kendisinde hayranlık uyandırdığını, Türkiye’nin doğal ve tarihi mirasının değerini bu seyahatlerde daha iyi kavradığını ifade etti. Ayrıca 1890 Ertuğrul Fırkateyni faciası ve 1985’te Türk Hava Yolları’nın Japon vatandaşlarını İran-Irak Savaşı’ndan tahliye etmesi gibi olayların dostluk tarihindeki önemine değindi. Babasının bu iki olay için kullandığı “Denizde yaptığımız yardımı gökyüzünde geri verdiler” sözünü aktararak, karşılıklı dayanışmanın iki ülke ilişkilerini nasıl derinleştirdiğini hatırlattı.
İş Bankası’nın Katkısı ve Gelecek Perspektifi
Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Bali, konferansın kültürel diplomasinin bir parçası olduğunu vurgulayarak, “Bu etkinlik iki ülke arasında mesafeleri aşan bir gönül bağına tanıklık ediyor,” dedi. Bankanın Kaman Kalehöyük kazılarına verdiği destekten söz eden Bali, Prenses Akiko’nun hem Japon Anadolu Arkeoloji Enstitüsü hem de Prens Mikasa Vakfı’nın Onursal Başkanı olarak bu mirası geleceğe taşımasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Ayrıca geçtiğimiz mayıs ayında hayatını kaybeden Dr. Omura’yı anarak, onun yetiştirdiği öğrencilerin Kaman’daki çalışmaları sürdüreceğini belirtti.
Ahmet Esad Şani - aa

Suriye'de Kayıp Ebla Arşivi İdlib Müzesi’ne Döndü
Zile’nin Çok Katmanlı Tarihi Turizmde Yeni Bir Dönem Açıyor
Gaziantep Kalesi Restorasyonu Tamamlandı
Karahantepe Ören Yeri'nde Karşılama Merkezi ve Çatı Çalışmaları Sürüyor