Muğla’nın Milas ilçesindeki Euromos Antik Kenti’nde yer alan 1850 yıllık Zeus Lepsynos Tapınağı, Kültür ve Turizm Bakanlığının titiz restorasyon programı kapsamında yeniden ayağa kaldırılıyor. Zemin güçlendirme, sütun restorasyonu ve blok envanter çalışmalarının bütüncül bir yaklaşımla yürütüldüğü projede tapınağın 2026’da tamamlanması hedefleniyor. Antik mimarinin özgün teknikleri modern teknolojiyle buluşarak yapının deprem dayanımını artırıyor.

Euromos Antik Kenti’nde Bütüncül Koruma Yaklaşımı
Muğla’nın Milas ilçesinde yer alan Euromos Antik Kenti, Karya bölgesinin en iyi korunmuş tarihi alanlarından biri olmayı sürdürürken, kentteki kazı ve restorasyon çalışmaları Geleceğe Miras Projesi kapsamında hız kazanmış durumda. Milattan Önce 2. yüzyılda inşa edilen Zeus Lepsynos Tapınağı, hem mimari bütünlüğünü büyük ölçüde koruması hem de Anadolu tapınak mimarisinin örnek niteliği nedeniyle özel bir çalışmayla ele alınıyor.
Kazı Başkanı Doç. Dr. Abuzer Kızıl, bu yıl yürütülen çalışmaların kentin hamam ve tiyatro alanlarına yoğunlaştığını, tiyatronun Denizbank sponsorluğunda belirli bir koruma düzeyine ulaştırıldığını, hamamdaki çalışmaların ise proje kapsamında sürdürüldüğünü aktardı. Ancak Zeus Lepsynos Tapınağı’na yönelik restorasyonun, alanın en kritik ve uzun soluklu çalışması olduğunu vurguladı.
Doç. Dr. Abuzer Kızıl
Tapınakta Bilimsel Envanter ve Yapı Analizi
Kızıl, tapınağa ilişkin çalışmaların restorasyon öncesinde kapsamlı bir envanter sürecini içerdiğini belirterek alandaki yaklaşık 1000 blokun tek tek ölçüldüğünü, konumlandırıldığını ve kataloglandığını ifade etti. Çalışma başlamadan önce tapınak bloklarının dağınık hâlde olduğunu, bu nedenle bilimsel belgelemenin zorunlu bir ön aşama olarak yürütüldüğünü söyledi.
Tapınağın bloklarının yaklaşık yüzde 70’inin özgün hâlde korunmuş olması, restorasyonun uluslararası kriterlere uygun biçimde yapılması açısından önemli bir avantaj sunuyor. Kızıl, antik dönemin taş işçiliği ve yapı tekniklerinin modern mühendislik yöntemleriyle bir araya getirildiğini, bu sayede hem güvenlik hem de bilimsel doğruluk açısından yüksek standartların gözetildiğini ifade etti.

Deprem Dayanımı ve Strüktürel Güçlendirme
Euromos’taki restorasyon programının en kritik aşamalarından biri, tapınağın deprem dayanımını artırmaya yönelik strüktürel müdahalelerden oluşuyor. Kuzey cephedeki sütunların eğim yapması nedeniyle yerlerinden alındığını belirten Kızıl, tapınağın dört cephesinde de temel güçlendirmesi yapıldığını, sağlam temeller oluşturulmadan üst yapının korunmasının mümkün olmadığını vurguladı.
Planlanan uygulama, tüm sütun sırasının dört cephede birbirine bağlanmasını sağlayacak. Bu yaklaşım hem tapınağın mimari bütünlüğünü güçlendirecek hem de gelecekteki depremlere karşı direnç kazandıracak. Kızıl, bu bilimsel restorasyonun tamamlandığında yapının hem görsel hem strüktürel açıdan geçmişteki ihtişamına kavuşacağını dile getirdi.

Kültürel Mirasın Geleceğe Aktarılması
Doç. Dr. Kızıl, Zeus Lepsynos Tapınağı’nın sadece Euromos’un değil, dünya kültür mirasının da önemli bir parçası olduğunu belirterek önceliklerinin yapıyı özgün mimari kimliğiyle gelecek kuşaklara aktarmak olduğunu ifade etti. Restorasyonun tamamlanmasının ardından bölge turizmine önemli katkı sağlanması, Euromos’un uluslararası bilinirliğinin artması ve antik kente yönelik ziyaretçi sayısının yükselmesi bekleniyor.
Kızıl, projeye Kültür ve Turizm Bakanlığının sağladığı ödeneklerin süreci hızlandırdığını aktararak, “Tapınak tamamlandığında hem arkeoloji bilimine hem de ülkemizin kültür mirasına önemli bir katkı sunmuş olacağız” dedi.

Durmuş Genç aa

Zagreb’te Anadolu Esintisi: Geleneksel Düğün Kültürü Sergisi
Euromos Antik Kenti’ndeki Zeus Lepsynos Tapınağı Restorasyonu Tamamlanıyor
Taş Tepeler Kazıları İnsanlık Tarihini Yeniden Yazdıracak
Türkiye’nin İnanç Mirasına Vatikan’da Akademik Tanıtım