Cilalı taş Dönemi olarak bildiğimiz, bilim dünyasının Neolitik Dönem olarak tanımladığı süreç insanoğlunun avcılık ve toplayıcılığa dayalı gezginci bir yaşamdan, besin üretime dayalı yerleşik yaşama geçtiği, kültür tarihinin en önemli aşamalarından birini oluşturur.
Neolitik Dönemin önemi yalnızca buğday arpa gibi tahılların tarıma alınarak ekilip biçildiği, koyun, keçi, sığır ve domuz gibi çiftlik hayvanlarını evcilleştirilerek yaşamımıza katılması ile sınırlı olmamıştır. Bu yerleşik köy yaşamı, yerleşik yaşam ve ekincilik ile aile düzeni, miras, mülkiyet, artı ürün, artı ürünün değere dönüşmesinden, barınakların konuta dönüşmesine kadar yaşamın her aşamasını etkileyen yeni bir düzen kurulmuş, yeni ustalıklar ortaya çıkmış, daha önemlisi insanın doğal çevresi ile olan ilişkisi yeniden belirlemiştir.
Bu nedenle Neolitik Dönem, her şeyin değiştiği ve yeni bir düzenin kurulduğu, birçok yeni buluşun sınanarak ortaya çıktığı, heyecan verici bir uygarlık sürecidir, bu nedenle, getirdiği sonuçlar göz önüne alınarak uygarlık tarihinde “Neolitik Devrim” olarak adlandırılmaktadır.
Madde yazarı: Nezih Başgelen



Efes’te Serapis Kültünü Aydınlatan Yeni Buluntu: Yazıtlı Tütsü Kabı
Neolitik İğne Kutularının İçine Tomografi ile Bakıldı: Taş Devri Trendi Binlerce Yıl Sürmüş
Ural dağlarında iki kurgan arasında 2400 yıllık adak çukuru bulundu
Mevlana’nın Vuslat Yıldönümü Törenleri Konya’da Başladı