National Geographic'nin Genographic Project bünyesindeki çalışmaları ile eldeki bilgiler, DNA analizlerinden çıkarılan soy ağaçları ve varsayımlara dayanarak insanlık tarihinin göçlerini derlendi ve haritalandırıldı. İşte buna göre insanlığın 200 Bin yıllık göç macerasını gösteren animasyon:

Göçler konusunda araştırmalar yapan bilim insanları bu gümne dek onlarca kitap ve makale yazdı. National Geographic'nin ise Genografik Proje (Genographic Project) ile insanlığın son 200.000 boyunca yaptığı göçleri, göç atlasında görselleşmeyi denedi.

Genografik Proje çerçevesinde hazırlanan Göç Atlasının animasyonunda dünyanın dört yanına dağılan sarı oklar, eskiden insanların modern araçlarla yolculuk ettiğini göstermeyi deniyor.

Science Insider'a göre National Geographic'in Genografik Projesinde olduğu gibi paleantropologların çalışmaları sayesinde atalarımızın göç hikâyesini toparlamaya başlayabiliriz.

National Geographic'in  Genografik Projesi (Genographic Project) bilim insanlarının ve dünyanın birçok yerindeki üniversitelerin ortak çalışmasıyla 2005'te başladı. Başlangıcından beri insanlığın göç rotalarını ortaya çıkarmak amacıyla 1 milyonun üzerinde insandan genetik veri toplandı.

Kar amacı gütmeyen proje için katılımcılar, National Geographic'in soy tespit kitleriyle kendi DNA'larını projeye gönderebiliyorlar. Bunun sonucunda katılımcılar, soy ağacı raporu ve kişiye özel göç haritasına sahip olabiliyorlar. Aynı zamanda kişilerin 'tarihi dehalara' soy bağlamında ne kadar yakın olduklarını öğrenebilme şansları da var.

Bazı bilim insanları, DNA'nın göç konusunda yeterlibilgi sağlamayacağını düşünüyor:

National Geographic'in iddiasına göre bu proje insanlığın genetik tarihine dair tezleri değiştirebilir ancak konuya farklı yaklaşanlar da var. Örneğin Bilim muhabriri ve yazar  Angela Saini, konuya şüpheyle yaklaşıyor. NPR'ye verdiği röportajda "DNA testleri bu bilgileri sağlayamaz" iddiasında bulunan Saini, "Bunlar bizi, kimliğin kültürel değil biyolojik olduğuna inandırabilir" diye de ekledi. National Geographic ise genetiğin ırkla bağlantılı olduğunu doğrular biçimde, "Bilim sizi DNA'nızla tanımlar" açıklamasında bulundu.

Modern insanın sahip olduğu özellikler fenotip çeşitleriyle ilişkilendirilirken ırkın, daha çok kültürle birlikte var olmuş bir kavram olduğu ve bilimsel olmadığı görüşünü savunan Joseph L. Graves, "Genetik hakkında bildiğimiz her şey; bizi, farklılıklarımızdan çok benzerliğimiz olduğu doğrusuna ulaştırıyor. Daha fazla insan bunu kavramış olsaydı insanların belli ırklara mensup olduğu miti daha kolay çürütülürdü" diyerek herkesin 200.000 boyunca göç etmiş insanlığın bir parçası olduklarını ifade ediyor.

Çeviri: Tugay Parçaoğlu - webtekno.com