Türkiye’nin Doğal Hafızası: 10 Bin Anıt Ağaç, 319 Mağara

Türkiye’nin Doğal Hafızası: 10 Bin Anıt Ağaç, 319 Mağara

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen çalışmalar kapsamında Türkiye genelinde tescilli 10 bin 503 anıt ağaç ile 319 mağara koruma altına alındı. Doğal mirasın bilimsel ölçütlerle belgelenmesi, rehabilitasyonu ve sürdürülebilir yönetimi hedeflenirken, anıt ağaçların restorasyonu ve mağaraların tabiat varlığı statüsüyle korunması ekosistem sürekliliği açısından kritik önem taşıyor.

Türkiye’de Anıt Ağaç Envanteri ve Sınıflandırma Yaklaşımı
Bakanlığa bağlı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen envanter çalışmaları, bulunduğu yörenin tarihi, kültürü ve folklorunda özel yeri olan anıt ağaçların tescilini ve korunmasını amaçlıyor. Türkiye genelinde 10 bin 503 anıt ağacın tescilli olması, doğal mirasın kapsamlı biçimde kayıt altına alındığını gösteriyor. Anıt ağaçlar; boyutsal, tarihi, folklorik ve mistik olmak üzere dört ana grupta değerlendiriliyor. Tarihi anıt ağaçların belirli olaylara ya da şahsiyetlere tanıklık etmesi, mistik ağaçların dini inanışlarla yüceltilmesi, folklorik ağaçların ise toplumsal hafızada yer eden ritüel ve olaylarla ilişkilendirilmesi temel kriterler arasında bulunuyor. Boyutsal anıt ağaçlarda ise yaş, gövde ve tepe çapı ile boy uzunluğu gibi ölçütler, türün standartlarının üzerindeki değerler dikkate alınarak belirleniyor.

Anıt Ağaçlarda Rehabilitasyon ve Sağlıklaştırma Süreçleri
Tescilin ardından anıt ağaçlar için bilimsel temelli rehabilitasyon ve sağlıklaştırma uygulamaları hayata geçiriliyor. Bu süreçte ökseotu, zararlı mantar ve sarmaşıklar ile kuru ve hastalıklı dallar temizleniyor; ağaca zarar veren yabancı unsurlar titizlikle uzaklaştırılıyor. Mantar ve bakteri enfeksiyonu tespit edilen örneklerde, budama sonrası dezenfeksiyon uygulanırken, kalın dalların kesiminde kabuk hasarını önleyen aşamalı kesim yöntemleri tercih ediliyor. Kesim yüzeylerinin aşı macunuyla kapatılması çürümeyi önlemeye yönelik önemli bir koruyucu adım olarak öne çıkıyor. Ayrıca kök boğazı çevresindeki beton ve asfalt gibi sert zeminlerin kaldırılmasıyla toprak takviyesi yapılıyor; uzun süreli salınım sağlayan besin ve gübre uygulamalarıyla kök gelişimi destekleniyor.

Mağaraların Tescili ve Doğal Mirasın Genişletilmesi
Türkiye’nin farklı bölgelerinde, henüz yeterince tanınmayan mağaraların “tabiat varlığı” olarak tescillenmesi için projeler sürdürülüyor. Bu çalışmalar sonucunda tescilli mağara sayısı 319’a ulaştı. Mağaraların koruma altına alınması, biyolojik çeşitlilikten jeolojik mirasa uzanan çok katmanlı değerlerin sürdürülebilir yönetimini hedefliyor. Uzmanlar, anıt ağaçlar ve mağaralar için geliştirilen bu bütüncül koruma yaklaşımının, iklim değişikliği karşısında ekosistem direncini artıracağını vurguluyor.

Ayşe Karaosmanoğlu aa


Benzer Haberler & Reklamlar