Remzi Oğuz Arık kimdir?
Cumhuriyet dönemi Türk arkeolojisinin kurucu isimlerinden Remzi Oğuz Arık, bilimsel kazıları, müzecilik çalışmaları ve kültür temelli milliyetçilik anlayışıyla Türkiye’nin entelektüel tarihine yön veren çok yönlü bir aydındır. Anadolu arkeolojisini sistematik kazılarla bilimsel zemine taşıyan Arık, akademisyen, müze kurucusu ve siyasetçi kimlikleriyle Cumhuriyet’in kültür politikalarının şekillenmesinde belirleyici rol üstlenmiştir.
Yaşamı ve Eğitim Süreci
Remzi Oğuz Arık, Adana’nın Kozan ilçesine bağlı Kabaktepe köyünde dünyaya geldi. Babası, Feke Sandık Emini Mehmed Ferid Bey’dir. İlk öğrenimine Kozan’da mahalle mektebinde başlayan Arık, henüz on yaşındayken Selânik’e giderek eğitimini Yâdigâr-ı Terakkî Mektebi’nde sürdürdü. Balkan Savaşları öncesinde İşkodra’da ağabeyinin yanında bulundu. 1913’te İstanbul’a gelerek Mercan İdâdîsi’ne kaydoldu; bu dönemde ailesini geçindirmek için bakkallık yaptı. Parasız yatılı olarak İzmir Sultânîsi’nde eğitimine devam eden Arık, ardından İstanbul Muallim Mektebi’nden mezun oldu. İstanbul’da bulunduğu sırada Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nü de tamamladı.
Savaş Yılları ve Akademik Yükselişi
I. Dünya Savaşı’na gönüllü ihtiyat zabiti olarak katılan Remzi Oğuz Arık, savaşta yaralandı. Savaş sonrasında İstanbul Dârüleytamı’nda öğretmenlik yaptı; Adana Zafer-i Millî Numûne Mektebi’nde müdürlük, Galatasaray Lisesi’nde Türkçe öğretmenliği görevlerinde bulundu. 1926’da arkeoloji ve sanat tarihi alanında ihtisas yapmak üzere Fransa’ya gönderildi. 1931’de yurda dönüşünde İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde arkeoloji uzman yardımcılığına atandı ve aynı yıl Yalova’da ilk bilimsel kazısını gerçekleştirdi. 1932’de Alişar kazılarında devlet komiseri olarak görev aldı.
Kazılar, Müzecilik ve Bilimsel Katkılar
1933’te Maarif Vekâleti arkeologu olarak Ankara’da görevlendirilen Arık, Karalar kazılarıyla Galatlar’a ait önemli bir antik yerleşimi ortaya çıkardı ve II. Dieotauros’a ait kitâbeyi bilim dünyasına tanıttı. Aynı yıl Gazi Terbiye Enstitüsü’nde tarih öğretmenliğine atanarak sistemli kazı yöneticiliğine başladı. 1941’e kadar Göllüdağ, Alacahöyük, Çankırıkapı, Karaoğlan, Hacılar, Alâeddin Tepesi ve Bitik gibi Anadolu arkeolojisi açısından kritik merkezlerde kazılar yürüttü. Ayrıca Troia’daki Amerikan kazılarına devlet komiseri olarak katıldı. 1941’de Amik Ovası’ndaki kazı çalışmalarında yer aldı. Manisa Müzesi’nin kurucusu olan Arık, 1939’da Ankara Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi arkeoloji profesörlüğüne, 1945’te Ankara Arkeoloji ve Etnografya Müzesi müdürlüğüne getirildi.
Fikir Hayatı, Siyaset ve Mirası
Remzi Oğuz Arık, öğrenim yıllarında Turancılık akımından etkilenmiş; Avrupa dönüşüyle birlikte Anadolu merkezli bir milliyetçilik anlayışını benimsemiştir. Çığır ve Millet dergilerinde yayımladığı yazılarda kültüre dayalı milliyetçilik fikrini savunmuş, halkın kültürel kalkınmasını temel bir hedef olarak görmüştür. 1949’da Ankara İlâhiyat Fakültesi’nde İslâm sanatları tarihi profesörü olduysa da 1950’de siyasete atılarak Demokrat Parti’den Seyhan milletvekili seçildi. 1952’de Türkiye Köylü Partisi’ni kurdu ve genel başkanlığını üstlendi. Arık, 3 Nisan 1954’te Adana’dan Ankara’ya giderken bindiği uçağın havada infilak etmesi sonucu hayatını kaybetti. Kabri Ankara Asrî Mezarlık’taki şehitliktedir.
Eserleri
Alacahöyük Hafriyatı (1937), Karaoğlan Kazıları (1938), Köy Kadını-Memleket Parçaları (1944), İdeal ve İdeoloji (1947), Coğrafyadan Vatana (1956), Ankara-Konya-Eskişehir Yazılıkaya Gezileri (1956), Türk Müzeciliğine Bakış (1956), Türk İnkılâbı ve Milliyetçiliğimiz (1958), Gurbet-İnmeyen Bayrak (1968), Türk Gençliğine (1968), Türk San’atı (1976), L’Histoire et L’Organisation des Musées Turcs (İstanbul 1953).
Kaynak: İslam Anksiklopedisi