Anasayfa / Kültürel ve Doğal Miras

Yağcı Bedir Halısı: 3 Bin Yıllık Dokuma Geleneği Sakarya’da Yaşatılıyor

Sakarya’da yürütülen Yağcı Bedir halısı dokuma kursu, yaklaşık 3 bin yıllık bir kültürel mirasın geleneksel tekniklerle gelecek kuşaklara aktarılmasını amaçlıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı Safiye Tekden’in usta öğreticiliğinde sürdürülen eğitimler, kadın emeğini, yerel üretimi ve sürdürülebilir kültürel aktarımı bir araya getiriyor.

 

Somut Olmayan Kültürel Mirasın Yaşayan Bir Örneği
Anadolu’nun köklü dokuma geleneğinin önemli temsilcilerinden biri olan Yağcı Bedir halısı, Sakarya’da yürütülen eğitim programlarıyla yeniden görünürlük kazanıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı unvanına layık görülen Safiye Tekden, Serdivan Halk Eğitim Merkezi bünyesinde açılan kurslarla bu özgün halı geleneğini yaşatmayı amaçlıyor. Yaklaşık 3 bin yıllık geçmişe sahip Yağcı Bedir halısı, desen dili, renk kullanımı ve dokuma tekniğiyle Anadolu’nun kültürel sürekliliğini yansıtan nadir el sanatları arasında yer alıyor.

Uygulamalı Eğitimle Geleneksel Bilginin Aktarımı
Serdivan İlçe Halk Eğitim Müdürlüğü tarafından açılan halı dokuma kursunda 17 kursiyer eğitim alıyor. Halk Eğitim Merkezi Müdürü Hakan Öztürk, merkez bünyesinde unutulmaya yüz tutmuş mesleklerin yaşatılmasına yönelik 17 farklı alanda kurs düzenlendiğini belirterek, Yağcı Bedir halısının bu çalışmalar içinde özel bir yere sahip olduğunu vurguluyor. Kurs kapsamında ipliğin üretiminden doğal boyalarla renklendirilmesine, desen oluşturulmasından düğüm tekniklerine kadar tüm aşamalar uygulamalı olarak öğretiliyor. Öztürk’e göre, burada yetişen kursiyerler ilerleyen süreçte farklı bölgelerde eğitici olarak görev alarak geleneğin yaygınlaşmasına katkı sunacak.

Kadın Emeği, Sabır ve Kültürel Süreklilik
Usta öğretici Safiye Tekden, eğitim sürecinin her aşamasının sabır, dikkat ve deneyim gerektirdiğini belirtiyor. Halılarda kullanılan iplerin doğal boyalarla renklendirilmesinin desenin anlamını ve estetik bütünlüğünü doğrudan etkilediğini ifade eden Tekden, Yağcı Bedir halısının yalnızca bir ev eşyası değil, Türkiye’nin kültürel kimliğinin önemli bir parçası olduğunu vurguluyor. Kursiyerler ise bu süreci hem bir meslek edinme hem de kültürel mirasa katkı sunma fırsatı olarak değerlendiriyor. Kursiyerlerden Nazife Güzel, renklerin ve motiflerin sembolik anlamlarını öğrenmenin kendisi için öğretici olduğunu belirtirken; Reyhan Kolip ise binlerce yıllık bir geleneği uygulamalı olarak öğrenmenin gurur verici olduğunu ifade ediyor. Program, kadın emeğinin görünürlüğünü artırırken somut olmayan kültürel mirasın sürdürülebilirliğine de katkı sağlıyor.

Mehmet Karakaş aa