Şahin Mumyası'nın sırrını mikro-BT taraması çözdü

Müzede şeklinden dolayı 100 yıldır şahin mumyası diye sergilenen mumyanın mikro-BT taraması sonucu aslında talihsiz bir bebeğe ait olduğu anlaşıldı.

İngiltere'nin Maidstone kontluğundaki Maidstone Müzesi'nde yaklaşık 100 yıldır hayli ilgi gören ilginç bir mumya sergileniyordu.

1925 yılında bir doktor tarafından müzeye bağışlanan yaklaşık 35-40 santim boyundaki mumya, tabutunun şeklinden dolayı ziyaretçilere "şahin mumyası" (Hawk mummy) olarak sunuluyordu.

Alçıdan dökülmüş, keten ya da papirüs imal edilen sazlarla dekore edilmiş, bier denilen özel mumya tabutunun üst kısmı şahin kuşu şeklinde tasarlanmıştı. Mumya tabutunun üzerinde Tanrıça İsis ve Neftis'in, Osiris'in üzerinde uçan insan kafalı efsanevi Ba kuşu'nun tasvirleri ile daha da üstte  Horus'un Gözü sembolü yer alıyordu.

Maidstone Müzesi arkeologları mumyayı uzun süre Ptolemaios Krallığı Dönemi Mumyalanmış Şahin kuşu" olarak sergiledi. Mumyanın adak için hazırlanmış bir sunu olduğu varsayılıyordu.

Ancak 2016 yılında CT taraması sonucu mumyanın bir kuşa değil aslında insana ait olduğu anlaşıldı. 

Nikon Metrolojisinde gerçekleştirilen Mikro-BT taramaları üzerine mumya üzerinde araştırma yapan ekibin bulguları, geçtiğimiz haftalarda İspanya'nın Kanarya Adaları'ndaki Mumya Çalışmaları Dünya Kongresi'nde sunuldu.

İçinde şahin kuşu olduğu sanılan mumya tabutunun bir insana ait olması birçok uzmanın dahi şaşırtmasına yol açmıştı.

Bebek neden kuş şeklinde bir tabuta mumyalanmıştı.

Çünkü mumyalanan normal bir bebek değildi. Hatta düşük sonucu dünyaya gelen bir fetüstü. Muhtelemen 23 veya 28 haftalıkken ölü doğmuş veya doğumdan hemen sonra ölmüştü. Tıpta anensefali olarak adlandırılan vakadan muzdaripti. Anensefali, beyninin tamamı ya da bir kısmı oluşmamış, kafatası normalden farklı ya da hiç gelimeyen bebek vakalarına verilen genel isim. 

Bebeğin kafası normalden çok küçüktü ve basıktı. Kulak kemikleri kafatasının arkasındaydı. Onun anormal fiziki görüntüsünden dolayı kendisine sıradışı özel bir tabut yapılmıştı.

Ekibin yöneticisi olab Western Ontario Üniversitesi öğretim üyesi biyomarkeologu ve antropoloji profesörü Andrew Nelson, Live Science'a konuyla ilgili olarak "mikro-BT taraması, annenin beyin ve kafatasının bir kısmının gelişemediği nadir bir hastalık olan anensefali hastası olduğunu göstermekteydi. Fetus mumyalandığı tabutu açmadan önce yüksek çözünürlüklü görüntülerden onun faklı olduğu anlaşılıyordu. Bebeğin kafatasının en üst kısmı oluşmamıştı. Omurgaları da anormal şekilde gelişmişti. Ailenin bebeklerini kaybetmesi ve üstelik normal görünümlü bir fetüs değil, çok tuhaf görünen bir fetüsün doğmuş olmasından dolayı büyük üzüntü ve şaşkınlık yaşadığını tahmn edebiliyoruz. Aile için o çok özel bir bireydi. Fetüsün özenle mumyaladılar ve muhtemelen onun "kutsanmış" ya da tam tersine "lanetlenmiş" bir varlık olduğuna hükmettiler" dedi.

Gücü olan bir mumya mı?

"Mumyanın annesinin kim olduğu, nerede ve nasıl gömüldüğü biliniyor" diyen Prof. Andrew Nelson; "Ailenin bu mumyayla  ilişkili bir güç inancından faydalanmayı deneyip denemediğini de bilemiyoruz. Ancak muhtemelen o zamanlarda böyle bir fetus  doğurduğu için anne, bir çeşit "güç" sahibi kabul edilmiştir. Fetusun bir nevi aracı veya güç sahibi olduğu inancını, Roma dönemlerine tarihlenen yasal bir dilekçeden biliyoruz. Dilekçe, bir çiftçinin tahıllarını çalan hırsızı engellemek isterken hırsızın fetus kullanmasından şikayeti dile getiriyor. Olayda, hırsız çiftçiye bir fetus atıyor ve fetüsün gücü çiftçi ile birllikte orada olan birkaç köylüyü hareketsiz hale getiridiği iddia ediliyor" şeklinde konuştu.

Bebek, Mısır'dan anensefali olduğu tespit edilen ikinci mumya. Mısırlı bir anneden anensefali hastalığı ile doğmuş ilk bebek, 1826 yılında Fransız zoolog Etienne Geoffroy Saint Hilaire tarafından tanımlanmıştı.

arkeolojikhaber.com