Roma Döneminden Günümüze Uzanan Su Mimarisi: Tiyana’daki Roma Havuzu Yeniden Gün Yüzünde
Niğde’nin Bor ilçesine bağlı Bahçeli beldesinde yer alan 1800 yıllık Roma Havuzu’nda yürütülen kazılarda önemli arkeolojik bulgular ortaya çıkarıldı. Aksaray Üniversitesi’nden Prof. Dr. Osman Doğanay başkanlığındaki ekip tarafından sürdürülen çalışmalar, antik Tiyana kentine su taşıyan yeraltı ve yerüstü hatlarını gün yüzüne çıkarırken, ağzında yumurta taşıyan yılan figürü gibi sembolik buluntular da dikkat çekti. Niğde Valiliği kazılara destek vererek kentin arkeolojik mirasına sahip çıkıyor.
Antik Tiyana’nın Su Mirası: Roma Havuzu’nun Keşfi ve Önemi
Anadolu’nun tarihsel katmanları arasında özel bir yere sahip olan Tiyana Antik Kenti, Hititlerden Roma İmparatorluğu’na uzanan çok kültürlü bir geçmişi barındırıyor. Bugün Niğde’nin Bor ilçesi sınırlarında yer alan Bahçeli beldesindeki Roma Havuzu, bu geçmişin en etkileyici kalıntılarından biri olarak öne çıkıyor. Yaklaşık 1800 yıl önce inşa edilen bu su yapısı, hem mühendislik hem de inanç sistemi açısından dikkat çekici özellikler taşıyor.
Niğde Valisi Cahit Çelik, Aksaray Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Osman Doğanay ile birlikte kazı alanında incelemelerde bulundu. Vali Çelik, bölgede yürütülen çalışmaların yalnızca arkeolojik bir kazı değil, aynı zamanda Anadolu’nun su kültürünü ve mühendislik tarihini yeniden anlamlandıran bir süreç olduğunu vurguladı.
1941 yılında Devlet Su İşleri’nin (DSİ) içme suyu çalışmaları sırasında keşfedilen havuzun, Roma döneminde Tiyana’nın su ihtiyacını karşılamak üzere yapıldığı biliniyor. Havuzun batı kısmından başlayarak yaklaşık 2 bin 800 metrelik yeraltı su hattı, sonrasında yerüstü kemerleriyle birlikte antik kente su taşıyordu. Bu sistem, Roma mühendisliğinin Anadolu’daki en iyi korunmuş örneklerinden biri olarak değerlendiriliyor.
Kazılarda Ortaya Çıkan Yılan Figürü ve Sembolik Anlamı
Kazı başkanı Prof. Dr. Osman Doğanay liderliğindeki ekip, bu sezon havuzun doğu kısmında yürüttükleri çalışmalarda önemli buluntular elde etti. Bunlar arasında, ağzında yumurta taşıyan bir yılan figürü, hem biçimsel hem de kültürel açıdan büyük önem taşıyor.
Vali Çelik, bu buluntunun dönemin inanç sistemine ışık tuttuğunu belirterek, “Bu figür yaşam döngüsünü, yeniden doğuşu ve bereketi simgeliyor olabilir. Tiyana gibi suyla bütünleşik bir kentte, bu sembolün seçilmesi anlamlı” ifadelerini kullandı.
Arkeolojik bulgular, bölgede ölüm, yeniden doğuş ve doğa döngüsü temalarının su yapılarıyla ilişkilendirildiğini gösteriyor. Bu durum, antik dönemde mühendisliğin yalnızca işlevsel bir faaliyet değil, aynı zamanda ritüel ve sembolik bir eylem alanı olduğunu kanıtlar nitelikte.
Ayrıca, Roma Havuzu çevresinde tespit edilen mimari kalıntılar, suyun hem günlük yaşamda hem de dini pratiklerde merkezi bir unsur olarak kullanıldığını gösteriyor. Bu anlamda, Tiyana su kültürü, Hitit sonrası Tabal Krallığı’ndan Roma dönemine uzanan bir sürekliliği temsil ediyor.
Niğde’nin Arkeolojik Kimliği ve Geleceğe Yönelik Koruma Çabaları
Niğde Valisi Cahit Çelik, Tiyana ve çevresinde yürütülen kazıların yalnızca bölgesel değil, Anadolu arkeolojisi açısından da uluslararası öneme sahip olduğunu vurguladı. “Niğde, Anadolu’da hüküm sürmüş her medeniyetin izlerini barındırıyor. Roma Havuzu ise bu mirasın en canlı örneklerinden biri” diyen Çelik, restorasyon ve tanıtım çalışmalarına tam destek verdiklerini ifade etti.
Çelik’e göre, 1800 yıl önce inşa edilmiş olmasına rağmen halen kullanılan Roma Havuzu, suyun sürekliliği ve medeniyetlerin ortak mirası açısından özel bir sembol niteliğinde. Valilik, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile iş birliği içinde, alanın hem bilimsel kazılara hem de turizme açık bir arkeolojik park olarak düzenlenmesini hedefliyor.
Kazı ekibinin bu yılki bulguları, Niğde’nin antik dönem su sistemleri ve Roma mühendislik geleneği üzerine yürütülen araştırmalara yeni bir boyut kazandırıyor. Prof. Dr. Doğanay’ın da vurguladığı gibi, bu buluntular “yalnızca bir yapının değil, bir uygarlığın düşünce biçiminin” yeniden okunmasına olanak tanıyor.
Roma Havuzu’nun korunması ve tanıtımı, hem bölgesel turizme hem de kültürel sürdürülebilirlik politikalarına katkı sağlayacak nitelikte. Kazıların, gelecek yıllarda Tiyana Antik Kenti’nin su yolları, tapınakları ve sivil mimari örnekleriyle bütünleşik biçimde ele alınması planlanıyor.
Ahmet Demircan aa