Anasayfa / Kazılar

Parmaksız Kale Höyüğü'nde Karaz ve Yayla Kültürü İzleri

Erzurum’un Hınıs ilçesinde yer alan ve geçmişi 5 bin yıl öncesine uzanan Parmaksız Kale Höyüğü’nde sürdürülen kazılar, Karaz kültürü ile Urartu ve yayla kültürlerinin izlerini bir araya getiriyor. Altı üniversitenin katıldığı çok disiplinli kazılar, Doğu Anadolu’nun tarih öncesi dönemlerine dair zengin bir kültürel katmanlaşmayı ortaya koyuyor.

 

Karaz Kültürünün Mezarlık Geleneğine Yeni Veriler

Hınıs ilçesindeki Parmaksız Kale Höyüğü, Doğu Anadolu'nun en önemli çok katmanlı arkeolojik alanlarından biri olarak dikkat çekiyor. MÖ 3000’lere tarihlenen Karaz kültürüne ait ilk bulgular, höyüğün güney yamacında yapılan kazılarda taş çevrikli ve sanduka tipi mezarlarla belgelendi. Bu mezarlar, bölgede 5 bin yıl öncesine dayanan bir defin geleneğine işaret ediyor.

Kazı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Emre Parlıtı’nın verdiği bilgilere göre, mezar yapılarının çeşitliliği Karaz toplumlarının mezar mimarisi, sosyal yapısı ve inanç sistemi üzerine önemli ipuçları sağlıyor. Ayrıca definlere eşlik eden buluntular, dönemin ritüel uygulamaları hakkında özgün veriler sunuyor.

Yayla Kültürü: 4 Bin Yıllık Bir Yaşam Biçimi

Kazıların karşı yamaç bölümünde ise, yaklaşık 4 bin yıl öncesine tarihlenen bir başka kültürel evreye, yayla kültürüne ait izler gün yüzüne çıkarıldı. Bu alanda ortaya çıkan mimari kalıntılar ve mezar buluntuları, yayla yaşamına dair yerleşim ve göçebelik pratiklerini açığa çıkarıyor.

Ritüelle ilişkilendirilen bulgular arasında ölü gömme biçimleri, kefen uygulamaları ve ölüye sunulan yemeklerin izleri de yer almakta. Bu da bölgedeki toplulukların ölüm sonrası inanç sistemlerinin yanı sıra, toplumsal organizasyonları hakkında yeni bilgiler sunuyor.

Urartu Yerleşimi ve Ritüel Alanlar

Parmaksız Kale Höyüğü yalnızca Karaz ve yayla kültürleriyle sınırlı değil; höyüğün kale kısmında daha geç dönemlere, özellikle Urartu medeniyetine ait bir yerleşim de tespit edilmiş durumda. Bu yapılaşma, höyüğün çok katmanlı yerleşim geçmişine sahip olduğunu ve tarih boyunca farklı uygarlıklar tarafından çeşitli amaçlarla kullanıldığını göstermektedir.

Urartulara ait ritüel alanlarda yapılan kazılar, dini pratikler, kamusal alan kullanımı ve siyasi otoritenin mekânla ilişkisi hakkında bilgi verecek potansiyeldedir. Bu da Parmaksız Kale'yi sadece bir yerleşim alanı değil, aynı zamanda simgesel ve ritüel bir merkez haline getiriyor.

Çok Disiplinli Kazı Modeli: Altı Üniversite, Tek Bellek

Kazı projesi, Türkiye'nin farklı üniverselerinden gelen 21 ekipten oluşan disiplinlerarası bir işbirliği ile yürütülüyor. Arkeologların yanı sıra antropologlar, mimarlık tarihçileri, jeologlar ve konservatörlerden oluşan ekip, bölgedeki kültürel birikimi bütüncül bir yaklaşımla analiz etmeye devam ediyor.

Bu model sayesinde yalnızca kazılarla sınırlı olmayan, aynı zamanda elde edilen verilerin analitik ve laboratuvar temelli değerlendirmeleri de mümkün oluyor. Höyükte sürdürülen sistematik araştırmalar, Karaz ve Urartu kültürleri arasındaki geçiş evrelerine dair kesintisiz bir tarihsel anlatı oluşturmaya yardımcı olmakta.

Vedat Abak - aa