Anasayfa / Müzeler

Guennol Yıldız Avcısı davasında Rafet Dinç bilirkişi oldu

ABD'nin New York eyaletinde, Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm çabalarına rağmen geçtiğimiz yıl düzenlenen açık artırmada satılan 'Guennol Yıldız Avcısı' adlı tarihi eserin satışının iptali için açılan dava sürüyor. ADÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Dr. Rafet Dinç bilirkişi olarak görevlendirildi.

 

Anadolu kökenli prehistorik devre ait mermer heykelciğin Amerika Birleşik Devletleri (ABD) New York eyaletindeki Christie's Müzayede Evi'nde satışa çıkarıldığı öğrenildikten hemen sonra, dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı eserin ulusal ve uluslararası mevcut hukuka aykırı olarak ABD’ye kaçırıldığını ispat için dava açmıştı.

New York Eyalet Mahkemesi’nin söz konusu müzayedenin yürütmesini 60 günlük süre ile durdurmasının ardından Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Dr. Rafet Dinç, geçtiğimiz hafta bakanlığın görevlendirmesiyle New York’ta devam etmekte olan davaya bilirkişi olarak katıldı.

Dr. Dinç, Türkiye’den ABD’ye illegal yollarla kaçırılan “Guennol Stargazer (Yıldız Avcısı, Tepegöz)” olarak dünyaya tanıtılan ve kalkolitik çağa tarihlenen mermerden yapılmış Kiliya heykelciğinin ait olduğu topraklara geri dönmesi için gerekli dokümanları ve bilimsel bulgularını ilgili mahkemeye sundu.

HEYKELCİKLER MANİSA'NIN AKHİSAR İLÇESİNDEKİ ATÖLYDE ÜRETİLDİ

Anadolu kültür tarihi açısından çok önemli bir eseri, ait oldukları topraklara tekrar kazandırmak için var güçleriyle çalıştıklarını dile getiren Rafet Dinç, Kiliya tipi mermer idollerinin ilk üretildiği atölyenin Manisa'nın Akhisar ilçesine bağlı Kulaksızlar köyü yakınlarında olduğunu ifade etti. Heykelciklerin üretildiği atölye ilk kez 1991 yılında, Kulaksızlar köyünden bazı köylülerin Manisa Müzesi'ne getirdiği idol parçaları ile gündeme gelerek o zamanlar Manisa Müzesi'nde arkeolog uzman olarak görev yaptığı dönemde kendisi tarafından keşfedilerek bilim dünyasına kazandırıldığını belirtti.

Anadolu Tarihi’nin yaklaşık 7 bin yılına ışık tutan eserlere sahip çıkılarak korunması gerektiğine dikkat çeken Dinç, "Kiliya" tipi grubuna giren bu heykelciklerin büyük bir çoğunluğunun illegal yollarla dünya müzeleri ve özel koleksiyonlara dağıldığını söyledi. Dinç, “Kalkolitik çağda, Anadolu insanının mermere yansıttığı duygu, düşünce, sanatsal anlayış, kültür ve inanç dinamiklerinin birer simgesi durumunda olan mermerden yapılmış ‘Kiliya’ tipi idollerin medeni dünyanın antikacı dükkânlarında hukuki meşruiyetten uzak bir şekilde haraç-mezat alınıp satıldıklarını görmek üzücü olduğu kadar düşündürücüdür” dedi.

İHA