Efes Yamaçevler’de Cengiz Holding Destekli Restorasyon Başlıyor
Cengiz Holding, kültürel mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılması yönündeki çalışmalarına yeni bir adım ekliyor. Holding, iştiraki Eti Bakır aracılığıyla bugüne kadar Çanakkale İnkaya Mağarası, Samsun İkiztepe ve Elazığ Salkaya Mozaiği gibi önemli arkeolojik alanlara destek sağlamıştı. Şimdi ise, Efes Antik Kenti’nin kalbinde yer alan ve Roma İmparatorluk Dönemi’ne ait zengin duvar resimleriyle dikkat çeken Yamaçevler’in restorasyonuna katkı sunacak.
Efes Antik Kenti ve Yamaçevler’in Kültürel Önemi
Efes Antik Kenti, tarih boyunca Akdeniz dünyasının en önemli kültürel, dini ve ticari merkezlerinden biri olmuştur. İyonya, Roma ve Bizans dönemlerinde büyük bir prestije sahip olan kent, bugün de UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almakta ve her yıl milyonlarca ziyaretçi çekmektedir. Bu büyük medeniyetlerin izlerini taşıyan yapılardan biri de Efes’in lüks konut alanı olarak bilinen Yamaçevler’dir. Burada bulunan duvar resimleri yalnızca Küçük Asya’daki en büyük resim kompleksi olmakla kalmaz, aynı zamanda Roma İmparatorluk Dönemi’nin sanatsal ve kültürel dokusunu yansıtan benzersiz bir miras niteliği taşır.
Cengiz Holding’in katkısıyla yürütülecek restorasyon projesi, söz konusu duvar resimlerinin gelecek nesillere özgün nitelikleriyle aktarılmasını amaçlamaktadır. Bu çalışma, hem sanat tarihi hem de arkeoloji alanında önemli bilimsel verilerin elde edilmesine olanak sağlayacak, Efes’in kültürel değerini daha görünür hale getirecektir.
Restorasyon Çalışmalarında Bilimsel Yaklaşım
Restorasyon kapsamında, avlu bölümünde dört kişilik uzman ekibin 12 hafta, mutfak bölümünde ise iki kişilik ekibin altı hafta boyunca çalışması planlanmıştır. Süreçte öncelikle resimlerin ve alttaki sıva katmanlarının sağlamlaştırılması hedeflenmektedir. Daha önce yapılan yetersiz veya hatalı müdahaleler düzeltilerek eserlerin orijinal görünümlerine olabildiğince yaklaştırılması amaçlanmaktadır.
Ayrıca, yüzeyler kir, toz ve diğer zararlı unsurlardan arındırılarak özgün materyalin ortaya çıkarılması sağlanacaktır. Eksik kısımlar, yapının dokusuna uygun kireç harcıyla tamamlanacak ve tüm rötuş işlemleri, gelecekte geri alınabilir modern tekniklerle gerçekleştirilecektir. Bu yöntem, uluslararası restorasyon standartlarına uygunluğu garanti etmektedir.
Çalışmalar sırasında bilimsel analizler ve ayrıntılı belgeleme de yapılacak, böylece ileride yürütülecek araştırmalar için önemli veriler elde edilecektir. Bu yaklaşım, restorasyonun sadece bir onarım değil, aynı zamanda bir araştırma ve kayıt süreci olduğunu ortaya koymaktadır.
Sonuç
Cengiz Holding’in desteğiyle hayata geçirilen Yamaçevler restorasyon projesi, sadece bir kültürel mirasın korunması değil, aynı zamanda bilimsel bilgi üretiminin de desteklenmesi anlamına gelmektedir. Proje tamamlandığında, Efes’in tarihi dokusu daha güçlü biçimde gelecek kuşaklara aktarılacak ve dünya mirası alanlarının korunmasına yönelik iyi bir örnek oluşturacaktır.