Beyoğlu Kültür Yolu Festivali: İstanbul’un Kültürel Belleğinde Yeni Bir Dönem Başlıyor

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 29 Ekim–14 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek Beyoğlu Kültür Yolu Festivali, İstanbul’un tarihi ve çağdaş kimliğini bir araya getirerek kenti uluslararası bir kültür markasına dönüştürmeyi hedefliyor. Galataport’tan AKM’ye uzanan 4,5 kilometrelik güzergâhta, 64 farklı noktada 1000’in üzerinde sanatçının katılımıyla konserler, sergiler, film gösterimleri ve atölyelerle kültür dolu bir festival İstanbul’un kalbinde başlayacak.

Beyoğlu’nda Kültürel Süreklilik: Tarihten Günümüze Bir Sanat Rotası
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Galataport İstanbul’da düzenlenen tanıtım toplantısında yaptığı açıklamada, Beyoğlu Kültür Yolu Festivali’nin İstanbul’un kültürel mirasını koruma ve çağdaş sanatla bütünleştirme misyonunu taşıdığını belirtti.

Festivalin, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ile başlayıp 14 Kasım’a kadar süreceğini ifade eden Ersoy, Beyoğlu Kültür Yolu güzergâhının Galataport’tan Taksim’e kadar uzandığını ve bu rota üzerinde İstanbul’un geçmişle geleceği buluşturan yapılarının yer aldığını vurguladı.

Galata Kulesi, Galata Mevlevihanesi, Atlas Pasajı, Taksim Camii Kültür ve Sanat Merkezi ile Atatürk Kültür Merkezi (AKM), festivalin ana durakları arasında bulunuyor. Bakan Ersoy, “AKM artık 365 gün, 24 saat yaşayan bir kültür merkezi haline geldi. Bu eser, İstanbul’un kültürel sürekliliğinin simgesi olacak,” dedi.
Kültür Yolu üzerindeki yapıların restorasyonları ve dönüşüm projeleriyle birlikte İstanbul’un sanat damarının yeniden canlandığını ifade eden Ersoy, sadece beş eserin restorasyonuna 2,5 milyar TL’nin üzerinde yatırım yapıldığını açıkladı.

Sanatın 64 Noktada Buluştuğu Festival
Festival kapsamında 1000’den fazla sanatçı, 64 farklı noktada sanatseverlerle bir araya gelecek.
Programda 40 sergi, 75 konser, 45 atölye, 25 edebiyat söyleşisi ve video haritalama gösterileri yer alacak. AKM’nin açılışında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla hazırlanan ve Türk besteci Hasan Uçarsu tarafından bestelenen “Sinan Operası” sanatseverlerle buluşacak.

Ayrıca Londra Filarmoni Orkestrası, 31 Ekim’de AKM sahnesinde duayen besteci Özkan Manav’ın “Haydar Haydar” adlı eserini seslendirecek. Bu performans, orkestranın tarihinde ilk kez bir Türk bestecinin eserini repertuvarına dahil etmesi bakımından önem taşıyor.

Festivalin yenilikçi yüzünü ise dijital sanat temsil ediyor. Alkazar Sineması’nda Refik Anadol’un dijital enstalasyon sergisi, Galataport’ta ise dünyaca ünlü “Monet & Friends” dijital sergisi yer alacak. Böylece festival, geleneksel ile dijital sanatın kesiştiği çok katmanlı bir kültür platformuna dönüşecek.

Türk Dünyasından Dijital Sanatlara: Zengin Etkinlik Yelpazesi
Festivalin önemli bölümlerinden biri de 8–12 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek “Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali” olacak.

Kazakistan’dan Saha Cumhuriyeti’ne kadar 13 ülke ve özerk cumhuriyetin katılımıyla gerçekleştirilecek bu etkinlikte 100’e yakın yönetmen, oyuncu ve sanat profesyoneli İstanbul’da bir araya gelecek. Gösterimler Atlas 1948, Emek Sineması ve Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi gibi sembolik mekanlarda yapılacak.

Fransız Kültür Merkezi’nde doğaya ve canlılara duyarlılığı temel alan “Bitkisel Düşlem” sergisi, Taksim Camii Kültür Merkezi’nde ise Selçuklu döneminden esinlenen “Mirasın İzinde” sergisi ziyaretçilere açılacak.
Ayrıca Maksim Sahnesi’nde Fransız sanatçı Bernar Pra’nın atık malzemelerden oluşturduğu “La Grönuiyer” enstalasyonu ile çevresel sanatın çağdaş bir örneği sunulacak.

Genç sanatçılar da festivalde önemli bir yer buluyor. Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Genç Sanat: 7. Güncel Sanat Proje Yarışması” kapsamında seçilen 45 eser, yeni kuşak sanatçıların üretimlerini görünür kılacak. Tophane-i Amire’de ise 32 genç sanatçının eserlerinden oluşan seçki sergisi yer alacak.

Kültür Yolu: İstanbul’un Uluslararası Sanat Markası
Beyoğlu Kültür Yolu, yalnızca bir festival değil, aynı zamanda Türkiye’nin uluslararası kültür markası olma hedefiyle kurgulanan sürdürülebilir bir sanat stratejisi olarak dikkat çekiyor.

Bakan Ersoy, bu kapsamda her yıl iki kez —ilkbahar ve sonbaharda— festivalin tekrarlanacağını belirtti. Ayrıca, festivalin özel bir mobil uygulama üzerinden takip edilebileceğini, kullanıcıların etkinlik detaylarına, haritalara ve güncel haberlere ulaşabileceğini aktardı.

Ersoy, projenin İstanbul dışına da taşınacağını belirterek İzmir’deki Tekel Binaları restorasyonunun 2022 sonunda tamamlanacağını, burada da benzer bir kültür-sanat vadisinin kurulacağını açıkladı.
Bakan, “Cumhuriyet’in 100. yılına yaklaşırken Türkiye’nin her bölgesinde sanatın erişilebilirliğini artırmak istiyoruz. Beyoğlu Kültür Yolu, bu vizyonun en somut örneği,” dedi.