Anasayfa / Aktüel

Arkeolog Çiftin 16 Yıllık Yolculuğu: Kazı Alanında ve Hayatta Birlikte

Harran Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim elemanları Süheyla İrem Mutlu ve Semih Mutlu, 16 yıldır aynı tutkuyu paylaşıyor: Anadolu’nun arkeolojik mirasını gün yüzüne çıkarmak. Akademik yaşamlarını ve özel hayatlarını arkeoloji ekseninde birleştiren çift, Şanlıurfa’daki Soğmatar Antik Kenti başta olmak üzere bölgedeki kazı çalışmalarında birlikte görev yapıyor. Ortak bir bilimsel bakış açısı ve dayanışmayla yürüttükleri çalışmalar, akademik alanda özgün bir iş birliği örneği oluşturuyor.

 

Bilimsel Birliktelik: Arkeolojiyle Başlayan Bir Yolculuk
Harran Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim elemanları Süheyla İrem Mutlu ile Semih Mutlu, akademik hayatlarını olduğu kadar kişisel yaşamlarını da arkeolojiyle örüyor. Her ikisi de 2006 yılında Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi Bölümü’nden mezun olan çiftin yolları, 2009 yılında Diyarbakır Kavuşan Höyük kazılarında kesişti.

Bu karşılaşma yalnızca mesleki bir başlangıç değil, aynı zamanda ortak bir hayatın ilk adımı oldu. Evlendikten sonra Harran Üniversitesi’nde öğretim elemanı olarak göreve başlayan çift, 16 yıldır birlikte yürüttükleri kazı çalışmalarında hem bilimsel hem de kişisel dayanışmanın örneğini sergiliyor.

Soğmatar Antik Kenti’nde Ortak Emek
Mutlu çifti, yıllar içinde Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan yedi farklı kazı alanında aktif görev aldı. Günümüzde Soğmatar Antik Kenti Kazı Sorumlusu olarak görev yapan Süheyla İrem Mutlu’ya eşi Semih Mutlu da alanda destek veriyor. Her sabah birlikte üniversitedeki akademik görevlerini tamamlayan çift, ardından kazı alanına giderek antik kentin arkeolojik mirasını belgelemeye devam ediyor.

Soğmatar Antik Kenti, hem pagan inanç sistemleri hem de erken dönem astronomi kültü üzerine sunduğu bulgularla dikkat çekiyor. Bu bağlamda, çiftin yürüttüğü çalışmalar yalnızca arkeolojik değil, aynı zamanda din tarihi ve kültürel antropoloji açısından da değer taşıyor.

Akademik Uyumun Gücü: “Aynı Dili Konuşuyoruz”
Süheyla İrem Mutlu, eşiyle aynı mesleği paylaşmanın hem bilimsel hem de duygusal açıdan büyük bir avantaj olduğunu vurguluyor.

“Aynı dili konuşuyoruz, birbirimizi daha iyi anlıyoruz, birbirimizden destek alıyoruz,” diyen Mutlu, ortak üretkenliğin kazı çalışmalarında daha kapsamlı sonuçlar doğurduğunu belirtiyor. Akademik iş birliğinin, bireysel uzmanlık alanlarını besleyerek daha bütüncül analizlere imkân sağladığını ifade eden Mutlu, bu ortaklığın sadece iş yaşamını değil, ev yaşamını da etkilediğini ekliyor:
“Evde de arkeoloji konuşuyoruz. Oğlumuz da bizim bu dünyamızın bir parçası oldu. Bilimsel üretkenliğimiz kadar aile bağlarımız da bu paylaşımla güçleniyor.”

Bu yaklaşım, arkeoloji alanında “ortak çalışma kültürü”nün toplumsal boyutlarını da görünür kılıyor. Çiftin işbirliği modeli, akademik üretimde eşitlikçi bir paylaşım anlayışının sahadaki yansıması olarak değerlendirilebilir.

Arkeolojiyle Yoğrulmuş Bir Hayat
Semih Mutlu da eşiyle aynı mesleği paylaşmanın günlük hayatı kolaylaştırdığını dile getiriyor.
“Birlikte çalışıyor olmak daha rahat. Farklı alanlarda olsaydık birbirimizi anlamamız zor olurdu. Ama şimdi her şeyi beraber yaptığımız için hayat daha kolay oluyor,” sözleriyle bu uyumu özetliyor.

Çiftin uzun yıllardır süren ortak akademik yolculuğu, yalnızca bilimsel sonuçlar üretmekle kalmıyor, aynı zamanda arkeolojiye duyulan tutkunun bir yaşam biçimine dönüşebileceğini gösteriyor.

Arkeolojik kazıların doğası gereği zorlu saha koşulları, sabır ve dikkat gerektirirken, Mutlu çiftinin dayanışma temelli çalışma biçimi bu sürecin insani yönünü de öne çıkarıyor. Bu örnek, arkeolojik bilimin “kolektif üretim” karakterine dair önemli bir hatırlatma niteliğinde.

Sonuç: Ortak Emekle Bilimsel Süreklilik
Harran Üniversitesi’nin akademik kadrosunda yer alan Mutlu çifti, 16 yıllık ortak mesleki serüvenleriyle bilimsel sürekliliğin ve paylaşılan emeğin sembolü haline geldi. Soğmatar Antik Kenti’ndeki çalışmalar, yalnızca geçmiş uygarlıkların izlerini değil, aynı zamanda bilim insanlarının özveriyle sürdürdüğü araştırma geleneğini de temsil ediyor.

Mutlu çifti, hem akademik üretimlerinde hem de kazı alanındaki uygulamalarda birlikte çalışarak arkeolojinin yalnızca bir bilim değil, aynı zamanda bir yaşam felsefesi olduğunu gösteriyor.

Rauf Maltaş aa