Anasayfa / Müzeler

Anadolu Açık Hava Müzesi, Beypazarında ziyaretçileri bekliyor

2018 Avrupa Kültürel Miras Yılı etkinlikleri çerçevesinde tanıtımı gerçekleştirilen müzede İç Anadolu, Karadeniz, Akdeniz ve Doğu Anadolu'ya özgü birer yöresel ev de bulunuyor.

 

Turizm alanında çalışmalar yapan Sema ve Harun Demir çifti üniversite eğitimleri sırasında okudukları bir projeden yola çıkarak Ankara'nın Beypazarı ilçesinde köy yaşantısının anlatıldığı ve "yaşayan köy müzesi" niteliğindeki Anadolu Açık Hava Müzesini kurdu.

Beypazarı'nın yerel yöneticilerinden de destek alan Demir çifti, bu çalışmalar sonucu "yaşayan müze" ve "hamam müzesi"ni hayata geçirdi.

Beypazarı Belediye Başkanı Tuncer Kaplan'ın da desteğiyle "yaşayan köy müzesi" niteliğindeki Anadolu Açık Hava Müzesini de kuran Demir çifti, proje ile köy hayatının yanı sıra ilçenin tanıtımına da katkı sağlıyor.

Köy yaşantısının aktarıldığı müzede İç Anadolu, Karadeniz, Akdeniz ve Doğu Anadolu'ya özgü birer yöresel ev de bulunuyor.

2018 Avrupa Kültürel Miras Yılı etkinlikleri çerçevesinde müzenin tanıtımı gerçekleştirildi.

Tanıtımda kapsamında müzenin kurucularından Sema Demir bir sunum yaptı. Ardından katılımcılara kazanlarda pişirilen aşurenin yanı sıra yoğurtlu pide ve Osmanlı şerbeti ikramı yapıldı. Müzik dinletisinin de olduğu etkinlikte, cam sanatçıların eserlerinden oluşan sergi ziyarete açıldı.

Sema Demir AA muhabirine yaptığı açıklamada, Anadolu Açık Hava Müzesi'nin eşiyle hayalleri olduğunu ve gerçeğe dönüştürmenin mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

Etkinliklerine yerli ve yabancı çok sayıda davetlinin katıldığına işaret eden Demir, "Avrupa Kültür Miras yılı içinde AB Delegasyonunun hem Beypazarı hem de müzemizi gezmesi bizim için önemliydi." dedi.

Müzenin ilçenin tanıtımına da önemli katkı sağlayacağının altını çizen Demir, şöyle konuştu:

"Yaşayan köy müzesi olan Anadolu Açık Hava Müzesi 20 yılı aşkın bir hayaldi ama fiziksel olarak çalışmaları 5 yıl önce başladı ve bir süre önce bitti. Anadolu'da çok zengin bir kültürel mirasa, kültürel değerlere sahip eserlerimiz var. Bunların merkezinde de geleneksel evler yer alıyor. Ev demek aslında, yuva demek. Yuva, bizi inşa eden, doğduğumuzdan, küçüklüğümüzden itibaren kişiliğimizi, toplumsal belleğimizi, bireysel belleğimiz oluşturduğumuz mekanlardır. Dolayısıyla geleneksel mimarinin korunması, anlatılması, çok çok büyük önem taşıyor."

Müzede 7 bölgeden 7 yöresel ev sergilemeyi planladıklarını, bunlardan dördünü tamamladıklarını anlatan Demir, evlerde tamamen yörelerine özgü malzeme kullandıklarını kaydetti.

 Sema Demir, müzeye gösterilen ilginin kendilerini mutlu ettiğini de sözlerine ekledi.



Yaşar Tonbak - AA